Efecan Karaca’nın Fanatik gazetesindeki röportajı..

‘Hayatımda iki kırılma anı var’

Galatasaray altyapısının en dikkat çeken isimlerinden biri olmana rağmen geç parlayan bir kariyerin var… Öncelikle bununla ilgili neler söylersin?

PAF Ligi’nde devrenin son maçı olan Gençlerbirliği Oftaş karşılaşmasından sonra Semih Kaya ile ben, A takım ile devre arası kampına gidecektik. 90+2. dakikada bir pozisyonda buzda ayağım kaydı, kolum kırıldı. Sonrasında yanlış bir ameliyat yapılmış. 2 ay sonra tekrar ameliyat ve toplamda 5 ayıma mal oldu. Benim için kötü anlamda kırılma anı o olabilir kariyerimde. Diğer bir kilit nokta, yani yükselişin başladığı sene ise 2013. Kartalspor’daki hocam Mehmet Altıparmak 1 ay beni arayıp, istedi. 2.Lig’e gitmeyi düşünmüyordum ama çok ısrar etti hocam. “Gel şampiyon olacağız” dedi. Hasan Çavuşoğlu o zaman da başkandı. Başkanımız da sağolsun çok istedi beni, yerime kimseyi almadılar. Geri dönüp baktığımda iyi ki imza atmışım diyorum. Alanyaspor’da şimdi 8. sezonum. O sene şampiyon olduk. PTT 1. Lig’e çıktık. İlk sene Play-Off oynadık, ikinci sene finalde Adana Demirspor’u yenip penaltılarla Süper Lig’e çıktık. Çok şükür 5. sezonumuz Süper Lig’de. Kaptanlığa kadar yükseldim, takımın şu an en eskisiyim. 

‘Alanyaspor’da harika sistem var’

Alanyaspor’da hoca değişiyor, oyuncular değişiyor ancak sistem hep devam ediyor. Kulüpte nasıl bir yapı var? Başarının sırrı ne sence?

8 yıldır buradayım. İnanılmaz doğru yönetilen bir kulüp görüyorum 8 senedir. Başkanımız harika bir sistem oturtmuş. Hiçbir zaman alacağımın kaldığını bilmiyorum mesela. 1-2 ay gecikse bile 2 ay sonra hepsi verilir. Aile gibi bir ortam. Başkan genellikle ağabey gibi yaklaşıyor. Gelen oyuncular da havasından mı suyundan mı bilmiyorum çok iyi uyum sağlıyor. Scout ekibi (izleme) zaten çok iyi. Gidenin yerine hemen iyi futbolcu buluyorlar. Cisse, Bakasetas, Welinton, N’Sakala gibi önemli futbolcular transfer oldu mesela yakın geçmişte. Öncesinde Emre Akbaba, Vagner Love gitmişti. Merih öyle mesela. Ama hep doğru isimleri buldular yerlerine. Şehir olarak zaten hava güzel, iklim güzel. Çok fazla seyirci baskısı yok. Bilinçli bir taraftarımız var. Oyuncu olarak kafan, psikolojin rahat, sadece futbolu düşünebiliyorsun. Bunu yaratan tabi ki Başkanımız Hasan Çavuşoğlu ve yöneticiler. Eskiden diyordum İstanbul doğumluyum, Sarıyer’liyim diye ama 8 seneden sonra Alanyalı Efecan oldum. Eşimle burada tanıştım, çocuklarım burada doğdu. Bana çok şey verdi Alanyaspor, ben de hep elimden geleni yaptım, karşılığını verdiğimi düşünüyorum sahada.

‘Salih Uçan’ın çok talibi olur’

Peki merak edilen konu sezon sonu… Trabzonspor taraftarının ciddi bir ilgisi var sana.

Trabzonsporlu taraftarlara çok teşekkür ediyorum. Gerçekten bana çok destek oldular o dönem. Keşke olsaydı da onlar için elimden gelen mücadeleyi gösterseydim sahada. Olsun, her şeyin hayırlısı. Böyle nasipmiş. Sezon sonu için bakalım. Şimdi konuşmak için erken. Daha 10 hafta var çünkü. Zaman her şeyi gösterecek.

Bakasetas Trabzonspor’a gitti. Salih Uçan’ın da şimdi adı geçiyor. Onlar için neler dersin?

Bakasetas’ın zaten yaptıkları ortada, kalitesi belli. Salih Uçan’ın transfer konusunu bilmiyorum. Ancak olabilir. 10 hafta sonra boşa çıkacak. Çok talibi olur. İyi oyuncu, güzel sezon geçiriyor. Onun için de en hayırlısı olsun. Belki burada kalmak onun için doğrudur. Bilemiyorum. Çünkü yükselişi burada yaptı.

‘En iyi futbolu biz oynuyoruz’

Geçen sezon Türkiye Kupası’nda final, bu sezon yarı final… 2 sezondur zaman zaman lider olan bir takım. Ve özellikle bu sezon sergilediğiniz cesur futbol. Bu performans nasıl çıktı ortaya?

Yavaş yavaş gelişen bir takım vardı zaten. Sezon başında da hocamız bir sistem getirmeye çalıştı. Kampta, ilk günden beri Çağdaş hoca ile bu oyunu çalıştık. Çok tekrar yaptık, defalarca. Kolay değil herkese karşı bu futbolu oynamak. Zaman zaman tutturamadığımız maçlar oluyor. Ancak mantalitemiz belli. Mesela sezon başında yardımcı hocamız Francesco hep Sassuolo izletiyordu bize. Pas oyunu üzerinden gittik sürekli. Kim oynarsa oynasın, nereye gideceğini biliyor sahada. İsim fark etmiyor. Makine gibi sistem işliyor. Ciddi emek verdik ama. Bana kalırsa ligin en iyi futbolunu oynuyoruz diyebilirim. Ancak bazen oyuncu kalitesi ortaya çıkıyor. Kendimi de içini koyuyorum. Bazen olmuyor. Ekstra oyuncu çıkacak ki, kapanan takımı açabilesin. Büyük takımların kadrosunda bireysel yeteneği yüksek oyuncu sayısı daha fazla. Bizde ister istemez o kadar geniş kadro yok. Bizde yaratıcı oyuncu sakatlanınca aksamalar oluyor. Ama genel olarak büyük takım futbolu oynadığımızı düşünüyorum. Oyunumuzu rakibe kabul ettiriyoruz.

‘Sergen hocamın yeri biraz farklı’

Son yıllarda çalıştığın hocalar Sergen Yalçın, Erol Bulut ve bu sezon Çağdaş Atan. Birer cümle ile anlatır mısın onları?

Bir kere hepsi çok önemli teknik adamlar. Ancak benim A Milli Takım’a yükseldiğim dönemde Sergen Yalçın hocamızdı ve elbette yeri biraz farklı o açıdan. Ancak hepsinden farklı şeyler öğrendim. 3 hocamızın da bana büyük katkısı oldu. Mesela Sergen hoca özgüven ve taktik demek. Oyuncusunu sahada maksimumu yapabileceğine inandırıyor. İletişim becerisi müthiş. Erol hoca deyince ilk olarak oyun disiplini aklıma geliyor. Alman kökenli olması nedeniyle disiplini ön plandadır ve maç önü hazırlığını hep iyi yapar. Çağdaş hoca ise pas oyunu konusunda 1 numara. Hücum futbolu, pas oyunu Çağdaş Atan demektir. Zaten tüm bu hocalarımın geldiği nokta ortada. Çağdaş hocam da çok daha üst seviyelerde teknik adamlık yapar bana kalırsa. Bu donanımı var çünkü.

‘Francesco tam futbol delisi’

Francesco Farioli için neler söylersin? Sizde yardımcı hocayken, 31 yaşında Karagümrük’ün teknik direktörü oldu…

Benimle aynı yaşta Francesco. Sassuolo’yu mesela bize en ince ayrıntısına kadar izletirdi. Çok çalıştırdı bizi taktik anlamda. Elinde hep tablet vardır, laptop vardır. Sürekli taktik çalışır, araştırır. Her taktiğe karşı bir karşı sistemi var. Kendini çok geliştiriyor. Bu işe inanılmaz kafa yoruyor. Futbol delisi diyebilirim. Yolu açık olsun. Umarım istediklerini yapar.

‘Şenol Güneş baba gibi’

A Milli Takım formasıyla ilk golünü 3-3’lük Almanya maçında attın ve sonrasında Löw performansından dolayı şaşırmış, Şenol Güneş’e sormuş hatta seni. Avrupa Şampiyonası için neler söylersin?

Löw’ün sorup sormadığını bilmiyorum ancak bu haberleri ben de okumuştum. Gurur duyuyor insan. Şenol hocamla hep konuşuyoruz. Bu son milli aradan önce sakatlığım için aramıştı mesela, durumumu sormuştu. Öğütler verdi. Bendeki yeri çok ayrı. Hayallerimi gerçekleştiren bir baba diyebilirim onun için. Bana A Milli Takım kapısını açtı. Sakatlığımın geçmesine az bir süre kaldı. Sezon sonuna kadar yine en iyisini yapıp, Avrupa Şampiyonası’nda kadroda olmayı çok istiyorum. Kaptan Burak ağabeyin önderliğinde A Milli Takım’da inanılmaz bir aile ortamı var. Oradaki huzur bambaşka, oyuncular birbirlerini iyi tanıyor zaten, 2 senedir belli bir oyuncu grubu var. Devamında da Şenol hoca ile başarı geliyor.

‘Her Türk futbolcu 4 büyüğü ister’

Trabzonspor’a devre arasında transferin söz konusuydu. Son anda olmamıştı. Neler yaşandı o süreçte?

Her şey oldu gibiydi. Görüştük. Hasan Başkan ile konuştum. Hatta ben son gün gittim kulübe sabah sözleşmemi feshetmek için. Saat 4’e 5’e kadar bekledim. Ancak olmadı son anda. Tam nedenini ben de bilmiyorum. Maddi konularda mı anlaşılamadı, ne oldu bilmiyorum. Ben de fedakârlık yaptım ama anlaşamadı kulüpler. Ben de Alanyaspor’un oyuncusu olduğum için saygı duydum. Abdullah hoca ile görüşmüştük. Beni çok istemişti. Ben de çok istemiştim gitmeyi. Trabzonspor sonuçta büyük takım. Ve her Türk futbolcu 4 büyük kulüpte oynamak ister. Ben de istedim, son dakika ‘oldu’ dediler. Kulübe gittik, olmadı. Tabi ki üzüldüm. Ancak yapacak bir şey yok. Hayat devam ediyor. Kendimi çok yıpratırsam, performansıma yansırdı. Kendime zarar verirdim, bir iki gün üzüntüsünü yaşadım ama sonra toparladım. Sonuçta profesyonellik devreye giriyor. Ben buranın oyuncusuyum, buradan ekmek yiyorum. Beni Efecan Karaca yapan Alanyaspor olduğu için işimize baktık.