Etiket: ersun yanal

Alanyaspor Ersun Yanal ile anlaştı!

Alanyaspor’un yeni teknik adamı belli oldu! Galatasaray ile oynanan hazırlık maçı sonrası oyuncularıyla vedalaşan Francesco Farioli’nin kulüpten ayrıldığı resmen açıklandı.

Alanyaspor Ersun Yanal’la anlaştığını da resmen duyurdu. Deneyimli teknik adamla 1.5 yıllık sözleşme imzalandı.

KARİYERİNE KARAGÜMRÜK’TE BAŞLAMIŞTI

İtalyan futbol adamının depremzedelere destek amacıyla Galatasaray ile oynanan hazırlık maçı sonrası oyuncularına veda ettiği öğrenildi. Ağustos 2020’de Alanyaspor’da Çağdaş Atan’ın yardımcısı olarak Türkiye kariyerine başlayan 33 yaşındaki teknik direktör, Fatih Karagümrük’te teknik direktör olarak görev almasının ardından Akdeniz ekibine dönmüştü.

Francesco Farioli yönetimindeki Alanyaspor, bu sezon ligde 22 maçta 6 galibiyet, 7 beraberlik, 9 mağlubiyet aldı. Akdeniz ekibi, 25 puanla 11. sırada yer

Aralık 2021’de Bülent Korkmaz’ın yerine göreve başlayan Farioli, Alanyaspor’da 47 maça çıktı ve 21 galibiyet, 10 beraberlik, 16 mağlubiyet alarak 1.55 puan ortalaması yakaladı.

Alanyaspor Farioli ile yolların ayırdığını resmen açıkladı.

Yapılan açıklamada “Teknik Direktörümüz Francesco Farioli ile karşılıklı anlaşarak yollarımızı ayırmış bulunuyoruz.
Başkanımız Hasan Çavuşoğlu, Farioli ve ekibine kulübümüze katkılarından dolayı teşekkür ederek plaket takdim etti.

Başkanımız Hasan Çavuşoğlu, Teknik Direktörümüz Francesco Farioli ve ekibine, kulübümüze verdikleri katkılardan dolayı teşekkür ettiğini belirterek, “Bundan sonraki çalışma hayatlarında başarılar diliyorum. Görev yaptığı süreçte Francesco Farioli ve ekibi her zaman takımımıza iyi futbol oynatmak istemiş, genç oyuncular kazandırmıştır. Bu süreçte kulüp olarak Süper Lig sıralamasında beşincilik elde etmiş ve kupa yarı finali başarısı da yaşatmıştır. Yapmış oldukları çalışmalar, göstermiş oldukları profesyonel tutum ve azim için kendilerine teşekkür ederiz.” dedi.

Ayrılık resmen açıklandı Ersun Yanal dönemi resmen başladı

İtalyan teknik adam Francesco Farioli’nin ayrılığını resmen açıklayan Alanyaspor Ersun Yanal’ı da resmen açıkladı. Deneyimli teknik adamla 1.5 yıllık resmi sözleşme imzalandığı duyuruldu.

Ayrılık resmen açıklandı Ersun Yanal dönemi resmen başladı

Ersun Yanal’dan flaş sözler!

Arda, Selçuk ve Mehmet Topal gibi isimlerin transferi hakkında Ersun Yanal “Vestel Manisa’dayken Arda’yı (Turan) gidip 5 dakikada aldım Galatasaray ‘dan. Arda bizde 2 sene oynayacaktı. Hiç kimse de talep etmiyordu, gidip alıyorduk. Selçuk İnan için Çanakkale Dardanelspor’da oynarken ben kendim gidip pazarlık yaptım, Mehmet Topal’la birlikte aldım geldim. Hatta kimse tanımıyordu, “nereden çıktı bu çocuk ” dediler. “Ne yapıyoruz biz” dediler. Tabii antrenmanlara çıkınca bizim arkadaşlar ya futbolcuymuş bunlar diyerek espri de yaptılar.” sözlerini sarf etti.

“VAR OLSAYDI ŞAMPİYON OLURDUK”

Gençlerbirliği’nin başında önemli başarılara imza atan Yanal, “Gençlerbirliği’nin başındayken Altay ile 3-3 berabere biten maç ve sonrasında yaşanan seri puan kayıplarıyla ilgili Yanal “2-0 öndeyiz. Çok kolay bir maç kaybettik. O gün dayak yedik. Bence Türk futbolunda sorgulanması gereken maçlardan bir tanesidir. Şartlar ve koşullar futbolun kendi adaleti için uygun olmadığını düşünüyorum. Belki VAR olsaydı biz o sene şampiyon olurduk. Beşiktaş maçında çok kısa süre içerisinde eksik kaldık ve sonucu alamadık. O zamanki konjonktürün acımasızlığına bırakıyorum. Çok iyi bir kadroydu, çok iyi de futbol oynuyordu. Bence ligin en iyi futbol oynayan takımıydı. Şampiyon olurdu o takım. Bizim o dönem bir Beşiktaş maçı var, 4-3 biten Türkiye Kupası maçı. Bence Türkiye liglerinin en iyi maçlarından biriydi o maç. Hatta güzel bir anımı anlatayım. Sevgili Mesut Bakkal, “Hocam maç gidiyor, ne yapalım” falan dedi. “Otur ya böyle güzel bir maçı daha nerede seyredeceğiz. Herkes özgür. Otur izleyelim” demiştim.” sözlerini sarf etti.

“ALMANYA’DAN TEKLİF ALDIM”

Yurt dışından aldığı teklif ile konuşan tecrübeli teknik adam “Yurt dışında çalışmayı düşündüm. Teklif de geldi. Son anda olmadı. Almanya’dan teklif aldım. Son dakikaya kadar her şeyde anlaşıldı. Ama son dakikada olmadı. Milli takım sonrasında yaşandı. Sonrasında Vestel Manisa’daki proje çok önemli bir vizyon ortaya koyuyordu.” dedi.

Çok büyük potansiyeli olan ancak bir türlü açığa çıkaramamış oyuncu kim sorusuna Ersun Yanal “Yusuf Şimşek müthiş korkunç bir yetenekti. Yusuf Şimşek, Avrupa’da bir yerde dünyaya gelip oradaki şartlarda futbol kültürüyle gelseydi ya da Brezilya kültüründeki bir oyuncunun beklentilerini doğuran kültürle gelseydi çok farklı olurdu.” ifadelerini kullandı.

“MİLLİ TAKIMDAN GÖNDERENLER SORGULANMALI”

Milli takım süreciyle ilgili konuşan Yanal, “Milli takımın başındayken Fatih Terim baskısı asla hissetmedim. Fatih Terim, Türk antrenörler için saygı duyulacak bir karakter, saygı duyacağımız bir büyüğümüz. Başarıları ile de alkışladığımız bir büyüğümüz. Onun yapmış olduğu teknik direktörlük duruşu konusunda hiç kimsenin söyleyeceği bir söz olamaz. Ortada her şey. Bu bir rekabet olarak değerlendirilmemeli. Milli takımdan gönderilişim, onun sorumluluğu değil, yönetimdekilerin sorumluluğu. Onlar sorgulanmalı bence.” açıklamasını yaptı.

“İBRAHİM HACIOSMANOĞLU İLE ANLAŞAMADIK”

Trabzonspor’daki dönemleri hakkında konuşan Ersun Yanal, “Trabzonspor’a ikinci geldiğimde Fenerbahçe ‘den ayrılmıştım. Sonrasında o dönemde başkan İbrahim Hacıosmanoğlu’ydu. Okay Yokuşlu’yu transfer etmiştik. İlk dönem sona erdi. İkinci dönemin başlamadan hem sağlık hem de başka bir nedenle Amerika’ya seyahat etmiştim. Döndüğümde ise birkaç ismin takımda olmamasını istemiştim ancak burada İbrahim başkanla anlaşamadık. Oturduk medenice el sıkışarak ayrıldık. O takım yarım kalmış oldu. 2. sezonda yarım çalışmış oldum.

O dönem başlarken bazı oyuncuların ayrılması gerektiğini, bazı oyuncuların transfer edilmesi gerektiğini savunduğum bir masada anlaşmadığım için el sıkışarak ayrıldık. Fenerbahçe’den sonra Trabzospor’u çalıştırmak büyük bir iddiaydı. O dönemde çok ısrar ettiler. O dönem de gerçekleştireceğimiz transferler son anda olmadı. Masadan kalktık. Bunlardan bir tanesi Ozan Tufan. Diğeri Tolgay Ali Arslan. Onları almak üzereydik, almıştık hatta ama son anda masadan kalktık. Genç ve iyi bir takım oluşturacaktık olmadı. Bazen iş kazası yapabiliyorsunuz.

Eğer işinizi doğru yapıyorsanız, futbol adamıysanız, futbol için emeğinizi ortaya koyuyorsanız, Fenerbahçe’ye ve Trabzonspor’a ikinci defa gitmenin çok büyük bir problem olduğunu düşünmüyorum. Ben de bu tarafsızlığı temsil ettiğimi düşünüyorum. Asla bir fanatizmin temsilcisi değilim ben. Herhangi bir camianın fanatizmini de temsil etmem. Futbolun çıkarları için uğraşırım.

Trabzon kentinde yaşamak ve orada olmak bir ayrıcalık. Rahatsız edecek bir yer değil. Trabzon insanları içine alan, misafirperver sıcak bir kent. Ama söz konusu futbol saati geldiğinde her şey ayrılıyor. Futbol saati bittiği anda yine herkes aynı samimiyet içerisinde kalabiliyor. Trabzon’a ilk gidişimden sonraki o ortam her zaman caziptir.” sözleriyle o dönemki durumunu anlattı.

“BÜYÜK TAKIMLARIN HEPSİNDEN TEKLİF ALDIM”

Süper Lig’deki büyük takımların hepsinden teklif aldığını söyleyen Ersun Yanal, “Ben büyük takımlarımızın hepsinden teklif aldım. İlk teklif Beşiktaş’tan geldi. Denizlispor’dan ayrıldım, ligin bitmesine 8 hafta var. Sayın başkan Yıldırım Demirören ve Ahmet Hamoğlu beni aradılar ve İstanbul’a döndüm. Sayın başkanımızın evinde buluştuk. Benim oraya gelmemi istediler. Bunun zor olacağını düşündüğümü söyledim. Scala diye bir teknik direktör getiriyoruz. Seni de onun yanına istiyoruz. Scala bir menajer gibi olacak sen çalışırsın. Daha sonra ikinci toplantı İzmir’de yaptık. Benim çok kafama yatmadı. Scala ile çalışmam nasıl olurdu. O konuda anlaşma gerçekleşmedi.

“FENERBAHÇE EN ÇOK ISRAR EDEN TARAF OLDU”

Büyük kulüplerin kendisini istemesiyle ilgili Yanal “Daha sonra Ankaragücü’ne gittiğim ilk sene aynı teklif Fenerbahçe’den geldi. Lig devam ederken sanıyorum Lorant öncesinde Ankara’da bir toplantı yapıldı. Sayın Nihat Özdemir ve Hamdi Akın ile birlikte başkanımız Cemal Aydın toplantı yapmıştı. Orada da gerçekleşmedi, vermediler. Gençlerbirliği’ne geldim. Özkan Sümer başkan olduğunda beni Trabzonspor’a istemişti, o dönemde de gidemedim, olmadı. Bu aralarla milli takım, Vestel Manisaspor ve sürecin 2013’e kadarki kısmında ben büyük takımlarla çalışamamış oldum. Ama bunda en ısrarcı ve üzerinde duran Fenerbahçe oldu. Fenerbahçe taraftarıyla buluşmamızın en büyük nedeni, üstün olmayı, üstün oyun oynamayı, baskın oynamayı skor kadar önemseyen bir takım. Hissettirir bunu. Hem oyuncusuna hem teknik direktörüne hem yöneticisine. Fenerbahçe takımı bunu gösterirken çok farklı bir atmosfer yaratırlar. Benim bir sözüm var “Fenerbahçe savunma yapmaz, yaptırır”. Bu en güzel açıklayacak şeydir.”

“ÇOCUKLUKTAN BERİ FENERBAHÇELİYİM”

Ben çocukluktan beri Fenerbahçeliyim. Benim dedem, Fenerbahçe genç takımında oynamış. Bizim ailede babam da Fenerbahçeli. Bizim ailede baba ve baba tarafındaki Fenerbahçelilik herkese bulaşmıştır ve biz Fenerbahçeliyiz. Fenerbahçe’de en sevdiğim futbolcu Osman Arpacıoğlu’ydu. Onun attığı goller çok hoş gelirdi bana. Çok nazik, kibar bir golcüydü. O çok etkilemişti beni.

Fenerbahçe’yle ilgili çocukluğumdaki en güzel anı Fenerbahçe’yi ilk seyrettiğim an. İstanbul’da babamın götürdüğü bir maç vardı. Kadıköy’deki statta. O zaman maçlar bir Kadıköy’de bir Dolmabahçe’de oynanırdı.

Fenerbahçe kaybettiğinde üzülürüm ama ben farklı bir takımda çalışırsam ve bu benim menfaatimeyse bu iş duygusuna dönüşüyor. Ben profesyonelim. Bugün Fenerbahçe’ye dışarıdan tarafsız olarak baktığımda “bu niye böyle olmuyor” dediğim çok olmuştur. Ama üstlendiğim bir misyon var. Şu anda ben tarafsız ve adil olmak zorundayım. Kendi içimdeki rüzgarı dışarı vurursam o duygular başkalarını da etkiler. Fenerbahçe’yle karakter olarak özdeşleştirdiğim yanım: kazanmak. Fenerbahçe gibi kazanmak.

FENERBAHÇE’DEKİ ŞAMPİYONLUK HİKAYESİ

Fenerbahçe’ye geldiğimde çok iyi bir takım vardı. Bu takımın dayanıklı oyuncusu var. Bu takımın kavga edebilecek oyuncusu var. Bu takımın teknik olabilecek oyuncusu var. Bu takımda strateji belirleyip o stratejiyi sahada uygulayacak deneyimde sürekliliği sağlayacak oyuncusu var. Çok büyük bir taraftar kitlesi var. Yaşadığı 3 Temmuz sürecinin arkasından acıları var. Bu acılarını hafifletecek iddialı durmak ve şampiyon olmak var.

O maçtan sonra şöyle bir hikaye var. Sayın başkanımız Aziz Yıldırım mahkemelerle uğraşıyordu ve çok yoğun bir program vardı. Bu maç sonrasında kulüpte bir toplantı yapıldı. Kritik yer şuydu. Sayın Aziz Yıldırım’ın söylediği bir söz var. Bu takım böyle şampiyon olamaz. Bu takımda hoca var, futbolcular var. Hoca ne diyorsa o olacak. Bu takımda ben olmam, hoca olur. Hepiniz ayağınız denk alın ve hoca ne diyorsa onu yapın. Oradaki duruşu desteklemesi ve bizim gerekli olan tavır ve davranışı takımın üzerinde kurup, takımdan istediklerimizi net bir şekilde söylememiz ve oyuncularımızın buna karşılık vermeleri bu takımın çok rahatlıkla şampiyon olmasına yetti zaten. Bazı oyuncularımızdan istediklerimizi alabilmek için oynatmadık, özel çalıştırdık ve takım oldular. O sürecin sonunda da şampiyonluk yaşadık.

SOW ANISI

Moussa Sow çok önemli bir oyuncu. Keşke Moussa’nın birkaç golünü seyretseydik. İnanılmaz bir golcü. İlk maçı oynadığımızda Moussa biraz geç geldi. Tutkusu gol. O kadar ilginç bir oyuncu ki onu kalenin önünden almak, başka görevler vermek onu sanki aşağılamak. Ona savunma yapmasını, geri koşmasını, takımına savunma olarak destek olmasını söyledik. “Bak seni ben bu şekilde oynatmayacağım Moussa.” dedim. “Yapacağım” dedi. Beklettim ben bunu fiziksel kapasite olarak yeterli değildi. Yapmaya başladı. Moussa bir dönem bir ya da iki maçta gol atamadı. Gol atamadım diye Moussa ağladı. Moussa’ya bir kaset hazırladık. Yaklaşık kariyerindeki tüm golleri gösteren. Oturduk Moussa’yla birlikte izledik. “Hadi Moussa” dedik, hat-trick yaptı. O takım çok özel bir takım. Kuyt, Webo. Mesela Webo oynamıyor ama çok özel bir insan. Oynamaması bir takımın lehine. Oynamayan bir oyuncunun takımını bu kadar iyi hazırlarması…

Oynamak, oyuncu için ilk 11’de yer almak demek. Futbolda birçok senaryo var. Bir oyuncuyu ilk 11’de oynatmayıp sonradan oyuna sürdüğünde oyuncunun ruhuyla da uğraşman gerekiyor. Çok ciddi çaba harcaman gerekiyor. Webo’da böyle bir şey yok. Her zaman hazır. Webo’ya bir şey anlatıyorsun, Webo sahaya girmiş bile. Girmiş ve çok güzel bir gol atıyor.

MEIRELES’İN TEPKİSİYLE NASIL BAŞA ÇIKTI?

Kuyt mesela. Bir penaltı kaçırıyor ve ertesi gün gelip “Ben penaltı kaçırdım ama bir daha ben atıyorum değil mi? Ben hayatımda ilk defa penaltı kaçırıyorum. Bunu biliyorsunuz değil mi?” diyor. Adam bunu söyleme ihtiyacı duyuyor. Oyunda, öndeyiz. Taç atışı var. Geliyor “Ben çıkmıyorum değil mi” diyor. Oyundaki tutkusu, kazanma tutkuları… Çok özel oyuncular. O takımdaki en büyük özellik karakterli futbolcuların olması. Özellikle Raul Meireles’le yapılanlar var. Raul Meireles gibi oyna hikayemiz var bizim. Meireles’i oynatmıyorum. Antalya’dayız. 19 kişi gittik. Son dakika 18 kişi yazmamız gerekiyor. Sevgili Hasan geliyor. Yazalım, bekle, yazalım bekle, yazalım, bekle. Son dakikaya kadar bekledim. Şimdi yaz dedim. Artık soyunma odasında millet patlayacak. Bir kişi çıkacak kadrodan. Meireles çıktı. Sonra maçı kazandık döndük İstanbul’a. Benimle konuşmak istiyor, olur dedim. Hasan Çetinkaya’nın odasına girdik. Sinirden ağlıyor. “Ben Raul Meireles’im” dedi. Ben de hazırlıklıyım. Ondan öyle bir tepki bekleyeceğim çünkü. “Biliyorum. İki dakika gelir misin senle şurada bir analiz yapalım” dedim. Gittik odaya Meireles’in Chelsea’de oynadığı, Fenerbahçe’de oynadığı bazı maçlar ve onun nasıl savunma yaptığı, geçişleri nasıl yaptığıyla ilgili bir CD hazırlamıştım. Onu izledik. “Peki, sen bunları yaptığını düşünüyor musun?” dedim. “Hayır” dedi. “O zaman oynamazsın. Bunları yaparsan oynayacaksın” dedim. “Tamam” dedi. O zaman bu hafta oynayacaksın, bunları yap. Yaptı ve gol attı. Hiçbir zaman da oyundan düşmedi.

Bir kadroyu yapmak kolay değil. Kadro bir bütünün işidir. Sadece teknik adama ait bir şey değildir. Çok ciddi ekip çalışmasıyla yapılan bir iş. Ben ayrıldıktan sonra aynı takım devam etti ama şampiyon olamadı. Bu bir süreç işi. Aykut Kocaman’ın tabii ki şampiyonlukta katkısı var. Organizasyondan bahsetmek gerekiyor ben de o organizasyonun bir parçası.

“AZİZ YILDIRIM’LA ÇALIŞMAM”

Aziz Yıldırım ile bir kez daha çalışır mısınız? sorusuna Ersun Yanal “O konjonktürün çok oluşabileceğini düşünmüyorum ama futbol çok enteresan bir oyun. İnsanların ilişkilerini futbol üzerinden değerlendirince her şey olabilir ama bence bir olasılık görmüyorum.” ifadelerini kullandı.

“FENERBAHÇE’NİN İHTİYACI OLURSA DÜŞÜNÜRÜM”

Fenerbahçe’nin başına yeniden geçme ihtimaliyli ilgili Yanal “Fenerbahçe’nin ihtiyacı olduğu ölçekte, ihtiyacı olduğu güçte, tarafsız bir şekilde fikrimizi de beyan ederek Fenerbahçe’ye için her türlü şeye varız. En mutlu olduğun anı yaşadığın yerdir. Şampiyon olarak yaşadığın yer. En mutlu olduğun anı yaşadığın yerin sana ihtiyacı olduğunda, bu kadar sevgi gösterilen bir yerin sana ihtiyacı olduğunda bu düşünülmeyecek bir şey olamaz.” sözlerini sarf etti.

“ALİ KOÇ BENİ İYİ TANIMADI”

Ali Koç’un başkan olmadan önce Ersun Yanal ile ilgili sözleri hakkında “Ali Koç’un beni iyi tanımadığını düşünüyorum. Ali Koç beni tanıdıktan sonra daha iyi anladı. Ali Bey, Fenerbahçe için, Türk futbolu için büyük bir şans. Ali Bey’in bugünkü tarzı, duruşu, onun hayal ettiği tarzı ya da vizyonu çok iyi anlıyorum. Biz Türkiye’de çok farklı bir iklime sahibiz. Belki o biraz bu iklime yabancı kaldı. Bu kadar derinlemesine değerlendirme yapmadım.” dedi.

İnsanın kurduğu hayallerin gerçekleşmesi herhalde çok büyük bir tatmin. Bu gerçeği ben yaşadım. Fenerbahçe’de şampiyon olmak benim kurduğum çocukluk hayalimin, ya da benim kurduğum meslek hayalimin ya da futbol hayalimin gerçekleşmesi kadar güzel bir şey olabilir mi? Her şeyin bir bedeli var. En güzel bedel en sevdiğin şeye kavuşmak.

“KABUS GİBİYDİ”

Fenerbahçe’nin Ersun Yanatl zamanında kötü bir gidişat göstermesi hakkında Yanal “Fenerbahçe’nin böyle bir durumda kalması ve böyle bir şey yaşıyor olması hayal edilecek bir şey değil. Kabus ama Fenerbahçe çok güçlü ve büyük bir camia. O gücü doğru yansıtırsanız herhangi bir değer olmadan da değer olduğunu görürsünüz. O güç var. Korkmadım mı, ürkmedim mi? Bu birkaç maçta oldu. Özellikle bir Sivas maçı var. O Sivas maçında, “ya galiba biz kötü bir sonuç alacağız, ne oluyoruz” diye irkildiğin oluyor. Aslında daha önemli bir maç var. Beşiktaş maçı. Fenerbahçe takımı hiçbir şekilde böyle bir sonuç alamaz. Fenerbahçe’nin o büyük gücünün ortaya çıktığı yer orası. Ondan hep emindim. Ondan sonra da sıralamayı yukarıya doğru götürdük.” sözlerini sarf etti.

“FENERBAHÇE’YE ZARAR VERMEDEN AYRILDIM”

Ben ayrıldığım yere kadar şampiyonluğu bayağı zorladık. Çok büyük sıkıntılar vardı. Transfer limitlerimiz vardı. Hakemler, medya ve federasyondan oldukça şikayetçiydik. Kaotik ortamı yönetmek, hem yönetim açısından hem de teknik adam olarak önemli ve kritikti. Hatta yıprandık hep beraber. O gün Fenerbahçe için çok kritik bir gündü. 3-0 devre arasına girmek ve böyle bir takımın aldığı en büyük yaralardan bir tanesiydi. Müdahale etmeniz gerekiyor ve bir sonuç almanız gerekiyor. Hiçbir zaman oynayacağımız oyundan vazgeçmedik. Bunu oyunculara iyi aktardığımızı düşünüyorum. Bazen güç kırıldı. Mecbur kaldığımız oyuncuları oynatmamız gereken anlar vardı. Kısıtlı bir kadro ile iyi işler yapıldı. Vedat transferi çok önemliydi. Vedat transferi yapılmasaydı Fenerbahçe 20-25 milyon euroluk olacaktı. Altay’ın transferi için çok ciddi çaba sarf ettiler. Sezonda şampiyonluk olmasa bile, ki olması zordu. Başkanımızın da çok şikayet ettiği durumlar vardı. Hakemlerden, medyadan, federasyondan, limitlerden, Bu inanç birlikteliği şampiyonluk için yeterli değildi. Bize zarar verecekti. Bu durum fazla Fenerbahçe’ye başkan Ali Koç’a zarar vermeden en doğru karar ayrılıktı.

Kosova Milli Takımı için Ersun Yanal iddiası!

Türk futbolunun önde gelen teknik direktörlerinden Ersun Yanal’la ilgili Kosova basınından bir son dakika haberi yazıldı. Spor Toto Süper Lig ekibi Fraport Tav Antalyaspor’la yollarını ayırdıktan sonra henüz bir takımla anlaşma sağlamayan 60 yaşındaki çalıştırıcının, Kosova Milli Takımı’nın teknik direktörleri arasında olduğu vurgulandı.

Kosovan Footy tarafından yapılan haber kısa süre içerisinde sosyal medyada da konuşulmaya başladı. Ersun Yanal teknik direktörlük kariyerinde daha önce; Denizlispor, Yeni Salihlispor, Ankaragücü, Gençlerbirliği, Türkiye A Milli Futbol Takımı, Manisaspor, Trabzonspor , Eskişehirspor, Fenerbahçe ve Antalyaspor’da görev aldı.

60 yaşındaki tecrübeli teknik adam Fenerbahçe’de görev yaptığı dönemde 2013-2014 sezonunda Süper Lig şampiyonluğu yaşadı.

 

Ersun Yanal : ‘Ağzınızdan çıkan soruya dikkat edeceksiniz’

Süper Lig’in 37. haftasında Antalyaspor, evinde Galatasaray’a 1-0 mağlup oldu. Karşılaşma sonrası Antalyaspor teknik direktörü Ersun Yanal açıklamalarda bulundu. Maçta 10 kişi kalmalarının her şeyi değiştirdiğini söyleyen Yanal, “Çok alternatifimiz yok, hamle şansımız hiç yok. Podolski’nin kırmızı kartından sonra da her şey değişti. Hamle şansınız olmayınca saha içerisinde bile değişiklik yapamıyorsunuz” dedi. Yanal toplantı sonunda Podolski ile ilgili gelen bir soru üzerine sinirlendi. İşte Yanal’ın açıklamaları…

“ÇOK KÖTÜ BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ”

Takımda ciddi bir kadro sıkıntısının olduğu belirten çalıştırıcı, “Çok kötü bir dönemden geçiyoruz. Bugün kayıp büyük oldu, puan kaybedebilirsiniz ama oyuncu kaybetmek en kötüsü. Zaten zor bir durumdan geçiyoruz. Takım bir bütün olduğu zaman doğru oyunu oynayabiliyoruz ama biz 4 haftadır bu takımdan uzak kaldık, çok derin bir kadroya sahip değiliz. Takımda ciddi bir kadro sıkıntısı var, bir çözüm bulmak zorundayız. Bahanesi yok, bir çözüm bulmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

‘KARŞINIZDA KONUŞTUĞUNUZ KİŞİ…’

Yanal, “Podolski’nin kırmızı kart görmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna, “Podolski 130 kez Almanya milli takım forması giymiş, 48 gol attı, 30’un üzerinde asist yaptı. Dünya Kupası’nı kaldırdı. Birçok kupaya ortak oldu. Bundesliga’da önemli başarılar elde etti. Büyük takımlarda forma giydi. Soruyu sorarken bile dikkat etmek gerekiyor. Çünkü bunun nereye gideceğini düşünerek sorulan bir soru. Bu bence çok etik değil. Podolski gibi tecrübeli bir oyuncunun gördüğü ikinci pozisyon bana göre hakemin hatası olduğunu düşünüyorum. Podolski ile ilgili bu düşüncenin kirli olduğunu, bu kafaların artık bu kirlilikte yer almaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü karşınızda konuştuğunuz kişi ki yine tekrarlayayım. 130 kez Alman milli takım forması giymiş, 48 gol atmış, 30’un üzerinde asist yapmış, yaklaşık 80 gole temas etmiş oyuncudan bahsediyorsunuz. Yani bir karakterden bahsediyorsunuz” dedi.

Açıklamasının sonunda sinirli olduğu gözlemlenen Ersun Yanal, “Ağzınızdan çıkan soruya dikkat edeceksiniz” sözleriyle toplantıdan çıktı.

Erol Bulut Fenerbahçe’ye… Ersun Yanal Alanyaspor’a!

Son iki sezonda tarihinde yaşamadığı başarısızlıkların yanı sıra uzun yıllar bozulmayan serileri de sona erdiren Fenerbahçe gelecek sezona umutla bakmak istiyor. Ziraat Türkiye Kupası yarı finalinde Trabzonspor ile oynanacak ilk maçta takımının başında yer alan ve sonrasında ilişiği kesilen Ersun Yanal’ın boşluğu geçici olarak doldurulsa da gelecek sezona Erol Bulut ile başlanacak. Aytemiz Alanyaspor ile sezonu tamamlamak ve Fenerbahçe’ye daha güçlü bir şekilde gitmek isteyen Erol Bulut ile yapılan bütün görüşmeler olumlu sonuçlandı. Yapılan teklifi kabul eden başarılı teknik adam, 2019-20 sezonunun bitmesi ile yeni sezonun planlamasını yapan Emre Belözoğlu ile birlikte yol kat edip gerekli adımları atacak.

ERSUN YANAL İSE ALANYASPOR’DA

Fenerbahçe’nin Erol Bulut ile anlaşma sağlamasının ardından Aytemiz Alanyaspor’da boşalan teknik direktörlük görevine ise yine tecrübeli bir isim gelecek. Sarı-lacivertli takımla yollarını ayıran ve boşta olan Ersun Yanal, Alanyaspor ile söz kesti. Erol Bulut’un Fenerbahçe’ye geçmesinin ardından Yanal da Alanyaspor ile sezona başlayacak.

Lig devam ettiği için resmi açıklamalar yapılamıyor, sezonun bitimi ve kupa finalinin oynanmasının ardından resmi duyurular yapılacak.

Ersun Yanal: Benimle çalışırsanız başınız belaya girer

Ersun Yanal, teknik direktörlük kariyerinde yaşadığı önemli anıları anlattı. Tandem-İ programına konuk olan tecrübeli teknik adamın bir kulüp başkanıyla olan diyaloğu ise dikkat çekti. Son 20 yılda çok önemli oyunculara dokunduğunu vurgulayan Yanal, ”Türkiye’de plan ve proje yapmak gerçekten zordur. Bir gün çok değer verdiğim bir başkanımızla görüşme yaparken, “Benimle çalışırsanız sizin başınız belaya girer. Herkes skora odaklanır. Herkes sizi skor almaya zorlar. Ben size sıkıntı yaratırım. Skor isteyecek sizden insanlar.” Halbuki biraz geliştirelim, oyuncu bulalım, ülkeye katkıda bulunalım. 100 değil, 10 kazanalım. Eyvallah, skor alalım ama her şey yenmek, yenilmek değil.” dedi ve ekledi;

‘Bu yeterli mi? Herkesin kurallara uyması gerekiyor’

Hem bizler, hem ulusumuzun, hem de dünyadaki tüm vatandaşların sosyal mesafe konusundaki duyarlılığı, katkısı, hepimizin nerede duracağı geleceğimiz açısından önemli. Ülkede ve dünyada birçok organizasyon durdu. Ancak insan ihtiyaçlarını karşılayacak bir takım çabalar gerçekleşiyor. Evde kal diyoruz. Kurallara saygılı bir şekilde uyalım. Herkesin birbirini koruması gerekiyor. Bu süreci, mesafeyi koruyarak atlatabiliriz. Evdeyim. Uzun süredir evdeyim. Zaten çok fazla sosyal mesafe bırakacak imkan yok. Ailemleyim. Yaklaşık 24-25 gündür tamamen izole durumunda yaşıyoruz. Ondan önceki günlerde de bu izolasyon devam ediyoruz. Bugün 25. günü doldurduk. Bu yeterli mi? Herkesin kurallara uyması gerekiyor. Bu beladan ancak böyle kurtulacağız.

‘Futbolun var oluş temelindeki dokuyu kaybettik’

Futbolun elbette profesyonel tarafı var. Futbolun oynanması gereken bir tarafı olduğunu hep unutarak geldik. Bu futbol niye var? Futbolun var oluş temelindeki dokuyu kaybettik. Maaelesef öyle bir sürece geldik ki, futbol kavga edilen ve kavgayla kendine çıkar elde eden bir takım odaklarla örtüşen, onların ortaya koyduğu tavrı kültür olarak geliştiren bir hal aldı. Taraftar fanatizmi destekleyen tutum fanatizmi var. Medya var, yönetenler var. Maalesef bu işten nemalanacak, bu işe yatırım yapıp kazanç sağlayacak kurumlar var. Mekanikleşti. Artık her şey sonuç severliğe dönüştü.

‘Ankaragücü’nde heyecanlı bir süreç yaşadım’

Ankaragücü’nde başkanımız Cemal Aydın’ın bize verdiği çalışma özgürlüğü çok önemliydi. Asla hiç müdahale görmedim. Sadece bir kez oldu. O da tatlı bir süreçti. Ankaragücü’nde heyecanlı bir süreç yaşadım. Ankaragücü’nde o günkü şartlarda 4. olmak, Türkiye Kupası finalinde kalmak önemli bir başarıydı. Ankaragücü benim dönemimde altyapısına önem veren, kendi kültür ve desteğine sahip olan, camiasına sahip çıkan önemli bir kurumdu. Önemli bir sivil toplum örgütüydü.

‘Futbol her zaman yenmek değildir’

Benim yönettiğim bütün takımlarda ofansif kriterler ligin hep üst tarafındadır. Gol beceri işi. Şöyle bir bakın. En son çalıştırdığım takımlar da dahil olmak üzere ofansif gücü yüksek takımlardır. Futbolun en iyi tarafı oynamaktır. Futbol seyircisi niye futbola tutkulu olsun? Futbol her zaman yenmek değildir. Keyif aracıdır ama bunu maalesef kaybettik. Biz skorseveriz. Futbolsever olmalıyız.

Ersun Yanal ile birlikte yardımcıları da ayrılıyor

Fenerbahçe’de teknik direktör Ersun Yanal’ın ayrılmasının ardından kendisiyle birlikte göreve gelen yardımcıları da sarı-lacivertli takımla vedalaştı. Yanal’ın yardımcıları Volkan Kazak, Recep Karatepe ve Niyazi Eniseler ile yollar ayrılırken sarı-lacivertli takımı kulübün bünyesindeki antrenörlerden Fatih Yıldız ve Zeki Murat Göle çalıştıracak.

Süper Lig’in 25. haftasında Cumartesi günü Yukatel Denizlispor ile oynayacağı maçın hazırlıklarına bu akşam başlayacak olan Fenerbahçe’de takıma antrenmanı Fatih ve Zeki hoca yaptıracak. Denizlispor maçına teknik direktör olarak kimin çıkaracağı ise henüz belirlenmedi. Yönetim, yeni bir teknik adam ile anlaşamazsa lisansı bulunan antrenörlerden biri Kadıköy’deki maçta sahaya da takımla birlikte çıkacak.

Ersun Yanal’dan şok sözler!

Ersun Yanal’ın Trabzonspor maçının ardından yaptığı açıklamalar şöyle:

” FENERBAHÇE’YE NEREDE İHTİYAÇ OLURSA ORADA OLURUM”

“Bugün yine şehidimiz var. Tüm ülkemizin başı sağ olsun. Bu atmosferde futbol oynamak hepimizin canını yakıyor. Burada futbol konuşmak aslında, bir veda konuşması olacak ama yaşadığımız süreci de iyi anlamak lazım. Fenerbahçe’de nerede ihtiyaç olursa orada olurum.”

“ALİ KOÇ’A YAPILAN BİR ŞEY…”

“Zor şartlar altında göreve geldim, zor şartlar altında gidiyorum. Fenerbahçe birçok kupa, liderlik yarışına katıldı. Avrupa’da savaştı. Hiçbir dönemde transfer yapamamazlık olmamıştı. Ben maalesef bu yapılanları Başkan Ali Koç’a yapılan bir şey olarak görüyorum ve bu düşünceye engel olamıyorum. Taraftarımız destek olmalı. Fenerbahçe’nin Türkiye’ye, Türkiye’nin Fenerbahçe’ye ihtiyacı var. Biz her zaman Fenerbahçe’nin hizmetinde olacağız. Ersun Yanal gidebilir, oyuncular gidebilir ama Fenerbahçe bakidir. Bunu camiamız doğru anlar ve analiz ederse sorunlar hızlı ve çabuk çözülecektir.”

“DESTEK OLMAKTAN BAŞKA BİR ŞEY YOK ELİMDE”

“Alanyaspor, hatta Trabzonspor maçından başlayarak süregelen bu konuşmalarımız, benim bırakmamla düzelecekse hiç düşünmem. Bu süreçte hiçbir talebim olmamıştı, olmaz da. Her zaman büyük bir desteğin oluşması gerekiyor. Sporun evrensel değerlerinde daha geniş bakmamız gerekiyor. Eğlence sektöründe olduğumuzu da unutmamamız gerekiyor. Fenerbahçe çok büyük bir kulüp. Trabzonspor, Beşiktaş, Galatasaray… Bunlar birbirleriyle rekabet içinde olacaktır, olmalı. Dünyayla yarışmamızın şartlarında bu var. Bundan sonraki süreçte Fenerbahçe taraftarlarına, başkanımıza ve camiamıza destek olmaktan başka bir şey yok elimde.”

TOPLANTI SONUNDA SERT SÖZLER!

Yanal, basın toplantısının ardından ise soru almadı. Tecrübeli çalıştırıcı, toplantı odasından çıkarkan tazminat konusunda yapılan haberlere tepki gösteren bir ifade kullandı. Habertürk Spor’dan Ahmet Selim Kul’un haberine göre; Yanal, duyulacak bir şekilde “G*tünden kimse uydurmayacak öyle” dedi.

Fenerbahçe’den ilginç Ersun Yanal paylaşımı!

Fenerbahçe – Trabzonspor oynayacağı maçın hazırlıklarını tamamladı. Sarı-Lacivertli kulüp daha önce Ersun Yanal ile yolların ayrıldığını ve Yanal’ın son olarak Trabzonspor maçında takımın başında olacağı duyurulmuştu.

Bugün gerçekleşen idman sonrası Fenerbahçe’den ilginç bir Ersun Yanal paylaşımı geldi.

İdman haberinde “Teknik Direktörümüz Ersun Yanal’ın yönetiminde Futbol A Takımımız…” ibaresi kullanıldı. Ancak kulübün paylaştığı 12 fotoğrafta Ersun Yanal görülmedi.

Fenerbahçe idmanında Ersun Yanal’ın yerine Volkan Kazak’ın takımı çalıştırdığı görüldü.

Ersun Yanal’ın yerine kulübede kim olacak?

PFDK, Fenerbahçe-Galatasaray derbisi sonrası cezaları açıkladı. Derbide kırmızı kart gören teknik direktör Ersun Yanal 1 maç ceza aldı.

Ersun Yanal hafta sonu oynanacak Antalyaspor maçında kulübede yer alamayacak. Yine kırmızı kart gören Deniz Türüç’e 1 maç ceza verilirken Sadık Çiftpınar ve Garry Rodrigues’e ihtar cezası verildi. Yanal’ın yardımcısı Volkan Kazak’a da PFDK 1 maç ceza verdi.

Akıllara ise hafta sonu oynanacak Antalyaspor maçında kulübede kimin yer alacağı geldi.

Fenerbahçe teknik direktörü Ersun Yanal ve yardımcısı Volkan Kazak PFDK’dan birer maç ceza aldı. İkili cezalı oldukları için Antalyaspor maçında saha kenarında görev alamayacak. Bu nedenle takımın başında 3.yardımcı teknik adam Recep Karatepe olacak. Öte yanda Yanal’ın teknik heyetinde yer alan Volkan Demirel lisansı olmadığı için kulübede yer alamıyor.