Etiket: emre belözoğlu

Emre Belözoğlu’ndan 3 büyükler’e 50 puanlık fark!

Süper Lig’de Konyaspor’u evinde 2-1 yenerek üst üste 4. galibiyetini alan Başakşehir yükselişini sürdürüyor. Turuncu-Lacivertli takımın başarısında en büyük pay hiç kuşkusuz teknik direktör Emre Belözoğlu’na ait.

Düşme hattından aldığı takımı müthiş bir performans göstererek lig üçüncülüğüne taşıyan genç hoca alkış topluyor. 18 haftadır Başakşehir’in başında olan Belözoğlu bu süre içinde 3 büyüklere büyük fark attı.

Belözoğlu yönetimindeki Başakşehir 18 haftada tam 40 puan toplarken, aynı süre içinde Fenerbahçe ve Beşiktaş 24, Galatasaray ise 18 puan alabildi. Belözoğlu böylece 3 büyüklere 18 haftada toplam 50 puan fark atarak çok önemli bir teknik adamlık başarısına imza attı.

Geçtiğimiz sezonun son bölümünde Fenerbahçe’de teknik direktörlük koltuğuna oturan genç hoca, gösterdiği önemli performansa rağmen Başkan Ali Koç tarafından görevden alınmıştı.

Belözoğlu’nun yerine göreve getirilen Vitor Pereira ile yollar ayrılırken, Fenerbahçe şampiyonluk yarışının çok uzağında kaldı. Fenerbahçe ve Başakşehir’in başında 29 lig maçında görev yapan 41 yaşındaki teknik adam 19 galibiyet, 6 beraberlik ve 4 yenilgi alarak tam 63 puan topladı. Emde Belözoğlu 2,17’lik puan ortalaması da tutturdu.

Fenerbahçe’de Emre Belözoğlu pişmanlığı

Ali Koç başkanlığındaki Fenerbahçe , Süper Lig’in ikinci yarılarında hiç liderlik koltuğunda oturmadı. İkinci devrelerde lider takipçisi olarak sadece 9 hafta geçirdi. Bu haftalarda takımın başındaki isim, sportif direktörken kendisini birden bire teknik direktörlük koltuğunda bulan 41 yaşındaki Emre Belözoğlu’ydu.

Son Divan Kurulu’nda “Kocaman ile 1 yıl daha devam etmemiz daha doğru bir karar olabilirdi” diyen Koç, bir sonraki Divan Kurulu’nda da Emre Belözoğlu için benzer itiraflarda bulunabilir. Sezon başında Belözoğlu’nu gönderip, Pereira’yı getiren Koç, genç hocanın Başakşehir’le ilk kez rakip olarak geldiği Kadıköy’de aldığı galibiyet sonrası yoğun protestoyla karşılaştı.

Fenerbahçe, Ali Koç döneminde sadece 1 kez şampiyonluk şansını matematiksel olarak son haftaya taşıyabildi. Bu süreçte yine takımın başında olan isim Belözoğlu’ydu. Onun yerine gelen Vitor Pereira ise ocak ayı gelmeden kovuldu.

Başakşehir’de Emre Belözoğlu’ndan Edin Visca itirafı

Başakşehir Teknik Direktörü Emre Belözoğlu, İHA’ya özel açıklamalarda bulundu. Son haftaya kadar her maçı kazanmak için oynayacaklarını ve hedeflerinin Avrupa olduğunu söyleyen Belözoğlu, Fenerbahçe ’de görev aldığı dönemde ise hatalarının olabileceğini ama bilerek yanlış yapmadığını söyledi. The Guardian jürisinde Burak Yılmaz’ın yanında Kante, De Bruyne, Salah ve Lewandowski’ye oy verdiğini de belirten Belözoğlu, transfer döneminde ise güçlü ve ligi bilen isimleri kadroya kattıklarının altını çizdi.

Başakşehir’in genç teknik direktörü Emre Belözoğlu, İhlas Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı. Öncelikle takımın başına geçtiği andan itibaren yakalanan ivme ve Antalya’daki kampta yapılan çalışmalar hakkında konuşan Emre Belözoğlu, “Biz ilk imza attığımız günden bugüne gelinen süreçte, iyi bir ivme yakaladığımızı düşünüyoruz. İyi çalıştık, iyi hazırlanmıştık. Gelmeden önce de fiziken iyi bir takım bulduk. Ama sonuçta 8 maçın 6’sını kaybetmiş ve motivasyon olarak biraz düşük bir takım vardı. İlk maçın Beşiktaş maçı olması ve kazanılması, akabinde gelen galibiyetler takımı ciddi bir yükselişe soktu. Oyun tarzımızı ilk günden itibaren göstermeye çalıştık. Topa sahip olmak istediğimizi, topu rakibe vermek istemediğimizi, 2 ve 3. bölgelerde daha opsiyonlu ve daha hareketli bir takım olabilecek kalibreye sahip olduklarını oyunculara anlatmaya çalıştım. Son 2 maçta da oyunu kaybetmedik ama skorlar gelmedi. Kayserispor maçında seri yakaladığımız kadrodan 3, 4 önemli oyuncu yoktu. Göztepe maçında da bence ikinci yarıda çok rahatlıkla fark yakalayacak pozisyonlar bulduk ama değerlendiremedik. Futbolda bunlar var. Her maçı kazanamazsınız, hele ki bizim ligimizde maç kazanmak çok zordur. O yüzden her maçtan ayrı bir ders çıkardık. İyi bir çalışma ortamı sağlıyor bize kulübümüz. Oyuncuların gelişme süreci devam ediyor, bizim de gelişme sürecimiz devam ediyor. İyi bir başlangıç oldu ama sonunu iyi getirmek istiyoruz. Çünkü ligin ikinci yarısı daha zor olacaktır” diye konuştu.

“Sonuna kadar her maçı kazanmak için oynayacağız”

Sezon sonu hedefi hakkında açıklamalarda bulunarak sözlerini sürdüren Emre Belözoğlu, “Başakşehir’in en üstlerde olmak dışında hedefi olamaz. Ben futbolcuyken burada hep şampiyonluğu kovaladık ve son haftalarda kaçırdık. Ben ayrıldıktan sonra da takım şampiyonluğu yaşadı. En kötü Avrupa kupalarında oynayabilecek oyun gücüne ve oyuncu gücüne sahibiz. Bizim hedefimiz başka bir kulvar olamaz. Avrupa’ya gitmek istiyoruz. Puan farkı kolay kapatılacak gibi görünmüyor ama üst üste 4-5 galibiyetle takımlar kendilerini başka bir yerde bulabiliyor. O yüzden biz sonuna kadar her maçı kazanmak için oynayacağız ve sezon sonunda istediğimiz yerde olacağımıza inanıyoruz” dedi.

“İyi, güçlü ve ligi bilen oyuncular aldık”

Serdar Gürler, Salih Uçan, Emre Çolak ve Trezeguet transferleriyle ilgili konuşan genç çalıştırıcı, “Transferlerin karşılığı olur ya da olmaz bunu bilmiyorum. Futbol, önceden kestirilebilir bir oyun değildir. Oyuncu performansı da önceden kestirilebilir değildir. Değişkenliklere hazırlıklı olmak lazım. Yeni bir oyun, yeni bir oyuncu grubuyla oynamaya çalışıyoruz. Onlar da sezon başında benim oyunumla başlamadılar ama adapte oldular, gelişim içindeler. Yeni bir oyuncu istediği kadar yüksek profilli olsun, başka bir oyunun ve oyuncu grubunun içine giriyor. Mutlaka adaptasyon her oyuncu için geçerli olmasa da süre alacaktır. Bu isimler iyi oyuncular, güçlü oyuncular ve ligi bilen oyuncular. Özellikle 3. bölgedeki etkinliğimizi artırabileceğine inandığımız oyuncular olması nedeniyle transferlerini istedik. İnşallah onlar bize, biz de onlara iyi geliriz. Kulübümüz de gerçekten yıllardır çok iyi yönetiliyor. Yöneticilerimiz ve başkanımızın verdiği destek için de teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.

“Mahir Emreli transferi olmayacak gibi duruyor”

Legia Varşova forması giyen Mahir Emreli’yle ilgili girişimde bulunduklarını da sözlerine ekleyen Emre Belözoğlu, “Biz aslında oyuncuyla ilgilendik ve görüşmelerimiz de oldu. Fakat oyuncunun çıkışıyla alakalı kulübünün beklentileri var. Oyuncu, kulübünde istemediği bir olay yaşadı ve ayrılmak istediğini ifade etti. Ancak ayrılış süreci uzun sürdü. Bizim de çabuk almamız gereken kararlar var. Ocak ayı transferi kolay değildir. Bize katkı vereceğine inandığımız bir oyuncuydu ama şu an için olmayacak gibi duruyor” diye konuştu.

“Visca’nın yerini doldurmak zor olacak”

Trabzonspor ’a transfer olan Edin Visca hakkında da konuşan Emre Belözoğlu, “Edin Visca, Başakşehir tarihinin en önemli oyuncusudur benim gözümde. Ben de onun kaptanlığını yaptım ve her zaman onu bir numaraya koyarım. Büyük takımda olması gerekiyordu, o havayı koklaması gerekiyordu. Kendisine başarılar diliyorum. Temiz ve kaliteli bir oyuncu, aynı zamanda iyi bir insan. Yerinin doldurulması çok güç bir oyuncu. Bu sene ligde birçok parametrede en yakın oyuncuya iki kattan daha fazla üstünlük kurmuş bir isim. Edin Visca’nın, büyük bir takıma transfer olması demek, o büyük takımı otomatikman şampiyonluğun en büyük adayı yapacaktı. Önemli bir oyuncuyu kaybettik, yerini doldurmak zor olacak. Son 2 maçta da eksikliğini hissettik. Bizim oyunumuzun bütününün büyük bir parçasıydı. Ama inandığımız bir düzenimiz ve bir sistemimiz var. Mevcutta da kaliteli oyuncularımız var. Boşluğu doldurmak için çalışacağız. Kendisi için güzel geçen Başakşehir serüveninin tamamlanmasının ardından inşallah Trabzonspor’da da çok başarılı olur” açıklamasında bulundu.

“Kendimi güncellemek ve yenilemek, olmazsa olmazım”

Göreve gelmesinin ardından takımda yaşanan çıkış için ise Emre Belözoğlu, “Hiçbir şey tek başına yapılmaz futbolda. Belli başlı parametreler var. Bunlardan birisini iyi yapmak yetmez. İyi bir sistem kurmak da yetmez, sadece motive etmek de yetmez. Hepsini içinde barındıran süreçler var. O süreçlerde oyuncuya bunları vermek lazım. Bir sistemi inşa etmek için antrenman da yetmez. Oyuncuları sisteme inandırmak, sistem içinde keyif aldıklarını hissettirmek ve başarıya giden yolun bu olduğuna inandırmaktan geçiyor bu. Birçok teknik adamın kendisine göre antrenmanları, oyun anlayışları var, kendilerine göre taktik analizleri ve tarzları var. Ben futbolu bırakmaya yakın bir dönemde 3-4 sene buna çok kafa yordum, dersime çok çalıştım. Oyuncuya oynamak istediğim oyunu anlatabilecek bazı metotlar geliştirdim. Şu an için iyi gidiyor ama kendimizi güncellemek ve yenilemek de olmazsa olmazımız. O yüzden günü yakalamak, anı yakalamak, bizden çok daha önde olan sistemleri, kulüpleri yakalamak için devamlı üretmemiz gerekiyor. Takımdaki isimlerle birlikte oynamanın da etkisi olmuştur. Ama bu da yetmez. Onlara saha içinde yardım edemiyorum ve kenardan destek vermeye çalışıyorum. Bu başka bir pozisyon olduğu için daha iyi yönetmemiz gereken bir koltukta oturuyoruz. O yüzden sadece saha içinde onlara kulübede bir güven vermek amacındayım. İnşallah bunu başarmaya gayret göstereceğim” değerlendirmesinde bulundu.

“Türkiye’nin büyük kulüplerine meydan okuduk”

Göreve gelmeden önce taraftarların kendisi için astığı pankart hakkında da konuşan Emre Belözoğlu, “Her insan sevildiğini hissetmek ister. Sevilmek güzel bir duygudur. Herkese de bu yakışır. Biz Başakşehir’de çok güzel seneler geçirdik. Şampiyonluklara oynadık. O bütçeyle büyük başarılar elde ettiğimizi düşünüyorum. Zamanında Türkiye’nin büyük kulüplerine meydan okuduk ve günün sonunda bir gün o şampiyonluk geldi. Şampiyonluk senesinde payı olan birisi değildim ama şampiyon olduklarında oyuncu arkadaşlarım kadar mutlu oldum. O zaman Fenerbahçe’de oynamama rağmen biz şampiyonluktan uzaktık. Buraya karşı bir aidiyetim var. Beni seven ve benim de çok sevdiğim insanlar var. Taraftarımız da çok sayıda olmasa da bize verdiği az ama samimi destek bizi gerçekten mutlu ve motive ediyor. Onlara bir kez daha teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“Benim de Abdullah Avcı’nın da dokunuşları vardır”

Brezilyalı futbolcu Junior Caiçara’nın, “Emre hoca burada şampiyonluk yaşayamasa da, kazandığımız şampiyonlukta onun da içinde bulunduğu sistem vardı. O nedenle şampiyonluğa katkısı oldu” ifadeleri hatırlatıldıktan sonra Emre Belözoğlu, “Çok teşekkür ederim Junior’a. Biz de kulübün oluşumunda mutlaka katkısı olan oyunculardan birisi olduğumuzu düşünsek de, o dönemdeki şampiyonluk daha pragmatik geldi. Okan hocaya da çok yakıştı bu şampiyonluk. Keza aynı şekilde Abdullah Avcı’nın da, kulübün bu şekilde ilerlemesinde, hedef kulüp haline gelmesinde çok büyük bir payı olduğunu düşünüyorum. Biz o dönemde ayrıldık ama mutlaka sistemin içinde olumlu anlamda bir yerlere dokunmuşuzdur. Futbol, hayatınızın merkezinde olması gereken bir oyundur. Ben bunu bütün arkadaşlarıma futbolcuyken de söyledim. Başakşehir’deki arkadaşlarıma milli takıma kadar gidebileceklerini söyledim, inandırdım ve gittiler de. Büyük yerlere geldiler. Hem madden hem manen bunun mutluluğunu yaşadılar. Her oyuncu önemli ve değerlidir. Ama benim için futbolu hayatının merkezine koymuş futbolcu her şeyden daha değerlidir. Burada çok güzel bir aile ortamımız var. Junior’a da tekrar teşekkür ediyorum. Hepsi bizim için çok değerli arkadaşlarımız, kardeşlerimiz. Başakşehir de örnek bir aile. Futbol için yaşayan bir kulüp. Biz de bu gelişimin içinde hala olmaya devam edeceğiz. Bundan dolayı da çok mutluyum” şeklinde konuştu.

“Fenerbahçe’de hatalarımız olmuştur ama bilerek bir yanlış yapmadık”

Fenerbahçe’de sportif direktörlük koltuğundan kalkıp takımın başına geçtiği süreçle ilgili olarak Belözoğlu, “Benim futbolu bıraktıktan sonraki ilk günümden itibaren aklımda teknik adamlık vardı. Bunu o dönemki başkanımız ve yönetimimizle de paylaşmıştım. O dönem için kulübün benim o pozisyonuma ihtiyacı vardı. Elimizden geldiğince doğru işler yapmaya çalıştık. Mutlaka hatalarımız olmuştur ama bilerek, isteyerek bir yanlış yapmadık Fenerbahçe’ye. O yüzden bu durum benim için önemli ve değerliydi. Giderken birçok insan teveccüh gösterdi. Ayrılırken birçok insan üzüldüğünü söyledi, sokakta birçok insanın bana ağlayıp sarıldığına şahit oldum. Bu durum benim için onur ve gururdu. Ama ne olursa olsun, teknik adamlık benim futbolu bırakmaya yakınken, hedeflerimi ve hayallerimi oluşturduğum bir meslekti. Hazırlığım vardı. Futbolla alakalı hiçbir konuda sağlığım elverdiği sürece çekinmem. Hayatımı futbol için planladım. Ailemden sonra futbol benim için en değerli durumu oluşturur” dedi.

“Kafamda o anda hocalık yoktu ama kulübün ihtiyacı vardı”

Futbolda ‘Patron’ olarak tabir edilen sportif direktörlükten teknik adamlığa geçişiyle ilgili de konuşan turuncu-lacivertlilerin teknik direktörü, “Patronluk çok benim inandığım bir durum değil futbolda. Patronluk, bir şirkette ya da fabrikada olur ama futbolun içinde birçok paydaş var. Başkanı, yöneticisi, futbolcusu ve herkesin o yapının içinde bir pozisyonu olmalı. Herkesin birbirini yönettiği süreçler olmalı. Sportif direktörlükten hocalığa geçişi başkan istedi. Benim kafamda da bu durum yoktu ama kulübün o dönemde buna ihtiyacı olduğu için kabul ettim bu durumu. Kolay da olmadı. Beraber çalıştığımız Erol hoca vardı. Kendisine de bu süreci anlattık. Kolay kararlar değildi ama inandığım bir doğru varsa çekinmeden yapmaktan geri durmadım. O gün Fenerbahçe için doğru olanın o olduğunu düşündük ve beraber hareket ettik. Fenerbahçe’de çalıştığım her kişiyle güzel duygular içinde ayrıldım. Bu başkan için de geçerli, Erol hoca için de geçerli. Yapmamız gereken oydu ve yaptık. Bütün Fenerbahçeliler için sonu daha iyi olsun, daha güzel olsun isterdim” açıklamasında bulundu.

“Eskiden planlarımızı patır kütür döküyorduk ortaya”

Kariyeri için uzun metrajlı planlar yapmadığını sözlerine ekleyen Emre Belözoğlu, “Kendime sakladığım hayallerim ve düşüncelerim var. Gençliğimizde birçok planımızı ve programımızı patır kütür döküyorduk ortaya. Ama şimdi öyle değil. Başkanlık gibi zaten bir isteğim yok. Ama ben genç bir teknik adamım. Kendimi geliştirmek, güncel oyuna motive edip yeni bir şeyler hazırlamak, insanlara yeni bir şeyler göstermek, oyuncuları yeni bir metotla eğitmek gibi bir arzu isteğim var. Bu benim için hedef olabilir. Futbolu geliştirecek şeylerin içinde olmak benim için hedef olabilir. Başkanlık ya da patronluk, benim gündemimde olan konular değil” diye konuştu.

“Üst seviyede oynamış bir teknik adam, oyuncuyu motive eder”

Teknik adam olarak oyunun içinde de kalmak istediğini söyleyen Teknik Direktör Emre Belözoğlu, “Bazen antrenmanlarda oyuncularla yer alıyorum. Antrenmanlarda yer almak bazen onları da yarışmacı kimliğe sokabiliyor. Tabii ki mesafeli ilişkiler uzun ömürlü oluyor. Her konuda bu böyledir. Arkadaşlıkta da, evlilikte de, şirkette yöneticiyle çalışan arasında da mesafe olması gerekiyor. Benim de oyuncularımla aramda bir mesafe var. Benim girebileceğim, onların girebileceği bir alan var. Bunu iyi canlandırıp bir şekilde uygulamaya geçmeniz gerekiyor. Ben şu an için inandığım metotları uygulamaya çalışıyorum. Ama saha kenarında oyuncuların yanında olmak bence onlara güven verir. Çünkü yanlarında onlardan daha tecrübeli ve üst seviyede oynamış bir hocalarının olması bence onları motive edecektir” diyerek devam etti.

Süper Lig’deki genç teknik adamların mutlaka Avrupa’da çalışma hedefinin olması gerektiğini de vurgulayan Belözoğlu, “Mevcutta genç olan bütün arkadaşlarımızın hedefi yurt dışı olmalı. Türkiye’de nasyonal hedefler var. Herkesin planları vardır ama bence Avrupa’ya gitmek, Avrupa’da mücadele etmek, Türk genç hocalarımızın hedefi olmalı” dedi.

“Burak Yılmaz’a oy verdim ve hak ettiği bir ödül aldı”

The Guardian tarafından dünyanın en iyi 100 futbolcusunun seçildiği oylamada jüri üyesi olarak görev alan Emre Belözoğlu, Burak Yılmaz’a oy verdiğini ifade ederek, “Burak Yılmaz’a oy verdim tabii ki ama hak ettiği için verdim. Geçen sene göğsümüzü kabarttı, bayrağımızı dalgalandırdı. Birçok yıldızın içinde yılın sporcusu seçildi ve fazlasıyla hak etti. Ben kendimce belirlediğim oyunculara oy verdim. Kante, De Bruyne, Salah, Lewandowski, Burak vardı oy verdiklerim arasında. 7-8 oyuncuya oy verdim. Çok kişi oy kullandı. Burak Yılmaz hak ettiği bir ödül aldı. Hak ettiği bir konumda. Birçok Türk gencine bu anlamda örnek bir isim. Bu yaşlarda Avrupa’da ismini duyurmak, ülkemizin ismini duyurmak herkese nasip olacak işler değil. Çok çalışmak, hayatının merkezine futbolu koymaktan geçiyor. O da bunu başardı. Ailesiyle birlikte işine konsantre ve hayatın gerçeklerine motive. Birçok oyuncunun çok daha ötesinde başka bir performans sergiliyor bence” ifadelerini kullandı.

“Bir gün Avrupa’da oynadığım takımlarda hoca olarak görev almak isterim”

Son olarak hedefleri hakkında konuşan Emre Belözoğlu, “Şu anda hayalimde çalıştıracağım bir takım yok. Hedef olarak sadece kendimi geliştirmek, Başakşehir’in başarısı için daha dominant, daha kazanan, daha net, oyuncuları mutlu eden bir oyun inşa etmek var. Onun dışındaki zaten kaderimiz ve bunu yaşayıp göreceğiz. Ama mutlaka hedeflerim arasında ülkemi futbolcu olarak nasıl temsil ettiysem, hoca olarak da temsil etmek isterim. Spesifik bir takım ismi vermeyeyim ama mutlaka oynadığım takımlarda bir gün hoca olarak da görev almak isterim. Ama şu anda gerçekten bir takım ya da bir lig üzerinden değil, kendi gelişimim ve Başakşehir’in başarısı için neler yapabilirim diye düşünüyorum. Hedeflerim ve hayallerim bu yönde” diyerek sözlerini tamamladı.

Başakşehir’de Emre Belözoğlu’ndan iyi haber

Süper Lig ‘in 9. haftasında Aykut Kocaman’ın yerine Medipol Başakşehir’in teknik direktörlük koltuğuna oturan ve ligdeki 11 maçta henüz yenilgi yüzü görmeyerek harika bir başlangıç yapan Emre Belözoğlu, özel bir sağlık sorunu yaşamıştı fakat genç hocadan iyi haber geldi. Sağlık sorunu nedeniyle cumartesi günü oynanacak Alanyaspor mücadelesinde Turuncu-Lacivertliler’in başında olması zor gözüken Emre Belözoğlu, ilaç tedavisiyle kendini toparladı ve bugün antrenmanda takımının başında yer aldı.

Topla ısınmayla başlayan idman, 5’e 2 pas çalışmasıyla devam etti. Çift kale maçla antrenman sona erdi. Başakşehir, yarın saat 18.00’da yapacağı idmanla Aytemiz Alanyaspor maçı hazırlıklarına devam edecek. Tedbir amaçlı evinde kısa süre istirahat ettikten sonra takımının çalışmasına katılan Emre Belözoğlu’nun Alanyaspor mücadelesinde takımın başında yer alması bekleniyor.

Hatırlanacağı üzere Başakşehir’i 8. hafta sonunda 15. sırada devralan Emre Belözoğlu başarılı sonuçların ardından İstanbul temsilcisini ligin ilk yarısının sonunda 3. sıraya taşımıştı.

Ali Koç’tan Emre Belözoğlu kararı ve Acun Ilıcalı gerilimi

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, teknik direktör konusunda fikir değiştirdi. Emre Belözoğlu’nun bir şansı hak ettiğini düşünen Koç, Sivas yenilgisi sonrasında arayışlara başladı.

Şampiyonluk fırsatının kaçtığı Sivas maçında 2-0 geriye düşülmesinin ardından dakikalar 51’i gösterirken Ozan Tufan ve Dimitris Pelkas’ın oyundan alması Ali Koç’u çileden çıkardı. Maç sırasında oturduğu yerden kalkarak içeri giren Koç, birlikte maçı izlediği isimlere “Böyle değişiklik olmaz. Geçen haftalarda da değişiklikler sonrasında takım hep geriye gidiyordu ama bu artık kabul edilemez. Ozan’ın çıkması olacak iş değil” diyerek tepki gösterdi, yenilginin ardından adeta yıkıldı.

Belözoğlu’nun tecrübesiz oluşunun gelecek yıl için de sorun olacağını düşünen Koç, yeni dönemde deneyimli bir isimle çalışma kararı aldı.

“BEN BİLMİYORUM, SEN NEREDEN BİLİYORSUN ACUN”

Ali Koç’un tepki gösterdiği bir başka konu da Acun Ilıcalı’nın takımın çok içinde oluşu. Trabzonspor maçı öncesinde istifa kararı alan Emre Belözoğlu’nu bu kararından caydıran isim olan Ilıcalı, Belözoğlu’nun takımın başına geçmesinin ardından takımla daha yakından ilgilenmeye başladı.

Alanya deplasmanına özel uçağıyla giden Başkan Ali Koç’un sakatlığı bulunan Mesut Özil’le ilgili “Acaba oynar mı?” sorusuna Ilıcalı’nın “Oynayacak, ben konuştum” cevabını vermesi Başkan’ı kızdırdı. Ilıcalı’ya, “Ben bilmiyorum sen nereden biliyorsun Acun” diyen Koç, “Bu kulüp için çok çaba harcıyorsun çok şeyler yaptın ama bu kadar takımın içinde olmanı doğru bulmuyorum” çıkışını yaptı.

Sivasspor maçı öncesinde içinde futbolcuların da olduğu 15 kişilik gruba iftar yemeği veren Acun Ilıcalı’nın Emre Belözoğlu ve takımla olan ilişkisi de Ali Koç’un teknik direktör konusundaki kararda etkili oldu.

Fenerbahçe’de fatura Emre Belözoğlu’na kesildi!

Fenerbahçe’nin son 15 yıldaki şampiyonluğu son haftalarda kaçırma kabusu bir kez daha camianın üzerine çöktü. Sivasspor’a yenilerek hem Beşiktaş hem de Galatasaray’ın arkasında şansını mucizelere bırakan sarı-lacivertliler, finallerdeki başarısızlığına bir yenisini ekledi. İlk travma 2005-06 sezonunda Denizlispor deplasmanında 1-1 berabere kalıp ezeli rakibi Galatasaray’a şampiyonluğu kaptırmasıyla yaşayan Fenerbahçe, 2009-10 sezonunda Trabzonspor’a takılıp Bursaspor’u mutlu sona itmişti.

KUPADA DA HAZİN SON

Süper Final Şampiyonluk Grubu maçlarının oynandığı 2011-12 sezonu da Fenerbahçe adına kapkaraydı. Sarı-lacivertliler, son maçta sahasında konuk ettiği Galatasaray’ı yenmesi halinde şampiyon olacaktı ama derbi 0-0 bitti ve zafere ulaşan Galatasaray oldu.

Finallerde kaybeden taraf olan Fenerbahçe’nin Türkiye Kupası’nda da aynı hazin sonu yaşaması dikkat çekiyor. Fenerbahçe, Türkiye Kupası’nda oynadığı son 9 finalin 7’sini kaybederek 7 Türkiye Kupası’nı kazanma şansını kaçırıp boynu bükük kaldı.

FATURA EMRE BELÖZOĞLU’NA KESİLDİ

Kadıköy’de Sivasspor’a 2-1 mağlup olan Fenerbahçe’de Futbol Direktörü Emre Belözoğlu, hedef tahtasında… Sivasspor karşısında İrfan Can ve Szalai’nin sakatlıkları nedeniyle iki mecburi değişikliğe giden Emre Belözoğlu’nun Ozan ve Pelkas’ı 51. dakikada oyundan alıp Osayi ve Cisse’yi sahaya sürmesi çok eleştirildi. Kondisyon eksiğine rağmen Mesut’un 90 dakika sahada kalması da tepki çekti.

Öte yandan sarı-lacivertlilerde teknik heyet ve futbolcularda büyük üzüntü hâkim. Maç sonrasında soyunma odasında ağızları bıçak açmazken Samandıra Tesisleri’nde de ölüm sessizliği vardı. Emre Belözoğlu’nun futbolcularına “Kazansaydık, şampiyonduk” diye yakındığı öğrenildi.

Emre Belözoğlu: ‘Fenerbahçe yıllarca yalnız bırakıldı’

Süper Lig 40. haftasında Ankaragücü’nü 90+6’da attığı golle 2-1 yenen Fenerbahçe’nin teknik direktörü Emre Belözoğlu maçtan sonra değerlendirmelerde bulundu.

Maçın ilk yarısındaki oyunlarını eleştiren Belözoğlu, ikinci yarıda futbol ve oyuncularının arzusuyla ilgili övgü dolu sözler sarfetti. İşte Emre Belözoğlu’nun maç sonu açıklamaları:

“Çok uzun konuşmayacağım. Birkaç notum var onları paylaşacağım. İlk yarı itibarıyla sezonun tamamının belki de en pasif oyunuydu, 2 tane şutumuz var galiba. Karşı takıma baktığımızda sezonun en iyi ofansif oyununu oynadılar. Net pozisyonlara girdiler. Hiç beklemediğim bir başlangıçtı. Devre arasında ne kadar üzgün olduğumu arkadaşlara ilettim.”

“İNSANLAR BASİT GÖRÜYOR OLABİLİR”

“Oyunun ikinci yarısı tamamen bambaşka. Oyunu forse etmek isteyen, Fenerbahçe formasına layık bir oyuncu grubu vardı sahada. Hepsine tek tek teşekkür etmek istiyorum. Mesleğimiz gerçekten kolay değil. Belki insanlar dışarıdan futbolculuğu, teknik adamlığı basit görüyor olabilir. Bu stresi yaşamak, öylesine büyük camiaların yükünü sırtınızda taşımak kolay değil. Hepsi çok inandılar, sahanın içine emeğini arzusunu isteğini göz yaşlarını koydular.”

“BU GECE BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİYDİ”

“Bugün birçok duyguyu içeride yaşadık. Dışarıdaki enerjiyi hissettirdiler. Çok mutluyum. Aslında büyük cümleler kullanmadık, sonuna kadar mücadele edeceğimizi söyledik. Bu mübarek gecenin yüzü suyu hürmetine de Allah sözümüzü yerde koymadı. İnşallah sezon sonunda da kazanan taraf biz oluruz. Sonuç ne olursa olsun bugün benim gördüğüm enerji camiamızda inşallah oluşacak sinerjiyle beraber Fenerbahçe’nin yolu açık olacak. Bu gece benim için çok önemliydi. Emeği geçen bütün arkadaşlara, oyunculara, teknik ekibe, başkanımıza herkese teşekkür ediyorum.”

“FENERBAHÇE YILLARCA YALNIZ BIRAKILDI”

“Ben hayatta tesadüfe inanmam. Fenerbahçe de hiç tesadüfi bir şeyler yaşamadı, kaderinde ne varsa onu gördü. Fenerbahçe ne yazık ki yıllarca yalnız bırakıldı. Allah da bize o zor dönemlerde bu takımın içinde olmayı nasip etti. Her zaman şeref, gurur duydum bu takımın içinde olmaktan. Ben kadere inanıyorum, ne varsa onu göreceğiz. Allah da bizi kaderimize bağlı kıldı. Sonuna kadar mücadele edeceğimizi söylemiştim böyle devam edecek. Rakiplerimizin ne yapacağından çok bizim ne yaptığımız önemli demiştim. Yine karşımıza gelen bir şey oldu. Çok mutluyum. Bugün bizden duasını esirgemeyen tüm Fenerbahçelilere bu galibiyeti armağan ediyorum. Özellikle ülkemizdeki bütün güzel annelere ama Fenerbahçeli anneleri öne koyarak onlara armağan etmek istiyorum.”

Emre Belözoğlu :”Ben inanıyorum kupa ile taçlandıracaksınız”

Fenerbahçe Futbol A Takım Direktörü Emre Belözoğlu, “Ben inanıyorum kupa ile taçlandıracaksınız. Size, takımımıza güveniyorum” dedi.

Süper Lig’in 39’uncu haftasında BB Erzurumspor ile mücadele edecek Fenerbahçe’de Futbol A Takım Direktörü Emre Belözoğlu, Aytemiz Alanyaspor maçı sonrası yapılan ilk antrenmanda takımını etrafına toplayarak son maça ve son düdüğe kadar mücadele etmeleri gerektiğini söyledi.

“Fenerbahçe için her zaman ihtimal vardır” ifadelerini kullanan Belözoğlu, “Çok önemli 4 maça çıkacağız, yoğun maç temposunda oynayan oynamayan herkes hazır olacak, hala her şey mümkün. Sizler çok iyi takımsınız, kalan 4 maçta da her puana talip olacak ve kazanıp yolun sonunda kadar gideceksiniz. Ben inanıyorum kupa ile taçlandıracaksınız. Size, takımımıza güveniyorum” dedi.

Takım adına söz alan kaptan Gökhan Gönül ise Alanyaspor maçında gördüğü kırmızı karttan dolayı arkadaşlarından ve teknik heyetten özür diledi.

Emre Belözoğlu’ndan şampiyonluk açıklaması

Fenerbahçe Futbol A Takım Direktörü Emre Belözoğlu, takımının iyi bir enerjiye sahip olduğunu ve şampiyonluk yolunda oyuncularına inandığını söyledi. Belözoğlu, sarı-lacivertlilerin Süper Lig’in 37. haftasında 25 Nisan Pazar günü Kasımpaşa’yı ağırlayacağı maçın hazırlıkları kapsamında gerçekleştirdiği antrenman öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Şampiyonluk yolunda son ana kadar yarışacaklarını belirten Belözoğlu, “Sonuna kadar bu yarışın içinde olmak istediğimizi her zaman söyledim, söylemeye de devam edeceğim. İyi bir takımımız var, oyunun da geliştiği yanlar var. Geliştireceğimiz anları da olacak. Takımıma inanıyorum, içerideki enerjiye güveniyorum. Biz sezon sonuna kadar inşallah mücadelenin içinde olacağız. İnancımız gerçekten çok yüksek.” ifadelerini kullandı.

İstediği oyunu inşa etmek için ellerindeki zamanın yeterli olmadığını dile getiren Belözoğlu, şöyle devam etti:

“Fenerbahçe sezon boyunca ligin hali hazırda şampiyonluk adaylarından bir tanesiydi. Oyunsal anlamda ise mutlaka beklentiler biraz daha farklıydı, bunu ben de daha önce dile getirmiştim. Futbolumuzda bir gelişme var. Her şeyden önce enerjide ciddi bir pozitif gelişme görüyorum. Oyuncuların iştahı, arzusu, oynama isteği bunlar ciddi anlamda gelişti. Antrenmanlarımız biraz daha değişti. Ancak istediğim oyunun karşılığını tam aldım dersem bu doğru olmaz. Zaten elimizdeki mevcut zaman bir oyunu inşa etmek için yeterli süre değil ama oyunculara gösterdiğimizi sahada oyunun belli bölümlerinde net bir şekilde görebiliyorum ve bundan dolayı mutluyum. Daha üstüne koymamız gereken çok yer var. Kendimizi geliştirmemiz gereken, oyunda belli başlı kopmaların olduğu dakikalar var ve onları düzeltmemiz gerekiyor. Oyuncularımız bazı isteklerimizi ise beklediğimizden çok daha iyi yapıyorlar. Henüz tam oturmadı ama olumlu yönde geliştiğimizi düşünüyorum.”

“Oyunun belli bölümlerinde görmek istediğim oyunu görüyorum”

Oynatmak istediği oyunu “Güçlü bir oyun” şeklinde tanımlayan 40 yaşındaki futbol adamı, “İstediğimiz, arzu ettiğimiz oynatmak istediğimiz oyun güçlü bir oyun ve oyuncular da bundan keyif alıyor. Bu oyunu doğru bir şekilde süreye yaymak lazım. Türkiye Ligi’ndeki her takım bir oyun oynamaya çalışıyor. Başındaki teknik adamların ekipleri var, kendileri çalışıyor, rakibi analiz ediyorlar. Bir maçtan önce herkesin kendine göre bir sistemi var. Sistematik çalışıyorlar, bizi analiz ediyorlar, biz onları analiz ediyoruz. Oyunun belli bölümlerinde görmek istediğim oyunu görüyorum ama bunu süre olarak yaymamız için biraz daha pratik etmemiz lazım.” değerlendirmesinde bulundu.

“Aykut Kocaman ile abi-kardeş ilişkim var”

Emre Belözoğlu, Medipol Başakşehir teknik direktörü Aykut Kocaman ile abi-kardeş ilişkilerinin bulunduğunu aktardı.

Ligde Medipol Başakşehir ile oynadıkları mücadelenin son bölümünde Aykut Kocaman ile yan yana sohbet etmelerinin bazı kesimlerce eleştirilmesine değinen Belözoğlu, “Aykut hocayla 3 Temmuz’da kader birlikteliği yaptık. Camiamızın efsane futbolcusuydu. Teknik adam olarak şampiyonluk yaşadı. Kendisiyle iyi diyaloğum vardır, birçok konuda da kendisiyle fikir alışverişim olur. Maçın bitmesine 17-18 saniye kalmış onunla yan yana gidip kendi fikirlerimle alakalı bir şey söylediğimde bunu bir tarafa çekmek veya konuşmak doğru değil. Buna cevap vermek de doğru değil. Bunu görüp geçeceğiz. Bunlar futbolda belki Türkiye’de görülmemiş şeylerdir ama ben her teknik adamın yanına gidip oyunu konuşabilirim, zaten böyle de olmalıdır. Her teknik adamın oyunu, oyunun nasıl gittiğini, nasıl geliştiğini oyunla alakalı kendi arasında konuşmalar yapmasında hiçbir problem görmüyorum. Her maç yaşayacağım bir şey değildir zaten, Aykut Kocaman özelinde abi kardeşlik ilişkimden dolayıdır ama konuştuğumuz şey oyun üzerinedir.” ifadelerini kullandı.

Belözoğlu, hafta içinde gündeme gelen “Oynanmamış hiçbir maça 3 puan yazmam” ifadesine ilişkin ise “Mevcut puanımızı düşündüğümüzde Kasımpaşa maçını oynamadan oraya 3 puan yazamayız. Bu, futbolun içinden gelmiş herkes için çok doğal bir söz. Aslında çok büyütülecek bir şey de söylemedim. Futbol oynamış, futbolun içinde kalmış, herhangi bir yerinde bulunmuş herkes oynanmamış hiçbir maçın 3 puan olmadığını söyler.” şeklinde konuştu.

Emre Belözoğlu, bir gazetecinin Ahmet Nur Çebi’nin açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz? sorusuna da “Ahmet başkanın, Sergen hocanın açıklamalarını tabi ki takip ediyoruz. Bazı şeyler onların istediği gibi gitmiyor gibi görünüyor. Bu da normal bir reflekstir, camiayı bir tutmak, beraber tutmak için yapılan açıklamalar olduğu için ben kendi adıma anlayışla karşılıyorum.” diye cevap verdi.

“Oyuncularla ikili ilişkilerimin iyi olduğunu düşünüyorum”

Emre Belözoğlu, oyuncularla iyi ikili ilişkilere sahip olduğunu düşündüğünü dile getirdi.

Oyuncu grubunun çok iyi insanlardan oluştuğunu vurgulayan Belözoğlu, “Onların içinden geldim, geçen sene futbol oynuyordum. Sportif direktör olarak da oyuncuların içinde olduğum dönemler oldu tabi teknik adam kadar işin teknik kısmında olmasam da onların yanında oldum. O yüzden oyuncularla ikili ilişkilerimin iyi olduğunu düşünüyorum. Ama sonuçta ben hiçbir zaman tek bir oyuncu üzerinden oyunu değerlendirmem. Tek bir oyuncu üzerinden oyunu kötülemem. Tek bir oyuncu üzerinden de oyunu övmem. Büyük fotoğrafa bakarak söylediğimde elimde 24-25 tane çok net iyi oyuncu var. Oynatamadığınız zaman bunun sıkıntısını yaşıyorsunuz” diye konuştu.

Verdikleri kararların her zaman doğru olamayacağını anlatan Belözoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Ben de futbolcuydum, ilk 11’de oynamadığımda bazen benim de ‘niye oynamıyorum’ dediğim zamanlar olmuştur. Onların da bu duyguyu yaşaması kadar doğal bir şey yok. Ama biz onları kazanmak adına, onlara doğruyu anlatmak adına çalışıyoruz. Ben 34-35 yaşında kendimi geliştirdim, Başakşehir’e gittim oynadım orda da bir oyunu kafama oturtmaya çalıştırlar ve ben o anlamda kendimi geliştirdim. Buradaki bütün takım arkadaşlarımızın içinde bulunduğu ortamı pozitif hale çevirdikten sonra bu oyunla kendilerini geliştirmelerini istiyorum. En küçüğünden en büyüğüne, kariyeri en azından en fazlasına kadar. O yüzden hepsiyle ilişkilerim iyi. Ben bütün oyuncuları değerli buluyorum. Hiçbirini birbirinden ayırmıyorum, onlara da bunu net bir şekilde hissettirdiğimi düşünüyorum.”

Mert Hakan Yandaş’tan Emre Belözoğlu ve Erol Bulut yorumu!

Süper Lig 34. haftasında Gaziantep FK’yı 3-1 yenen Fenerbahçe’de, takımının ilk golünü atan Mert Hakan Yandaş galibiyeti ve takımın yükselen performansını değerlendirdi.

Karşılaşmanın ardından FB TV’ye katılan milli futbolcu, Emre Belözoğlu’nun takımın başına geçmesinin ardından yaşanan değişimi ve Erol Bulut döneminden farklı olan şeyleri anlattı.

Denizlispor maçında oyuna giremediği sırada Emre Belözoğlu’nun kendisini teselli ettiği fotoğrafı yorumlayan Mert Hakan, “Aslında en önemli değişen olay bu” ifadelerini kullandı. İşte Mert Hakan Yandaş’ın açıklamaları:

“KİMSEYİ KIRMADAN KONUŞMAK GEREK”

“Gerçekten birbirine inanan bir takım var. Bundan önceki haftalarda da inanıyordu ama nasıl söylesem. Kimseyi kırmadan da konuşmak gerek. Gerçekten Emre hocanın kattığı çok güzel bir ortam var. Tabii ki Erol hocanın da emeği oldu. Ama Emre hocayla birlikte gelen herkesin birbirine inandığı bir ortam oldu. Mesela şu fotoğraf. O kadar istekliydim oyuna girmekte. O da istekliydi beni oynatmakta. Oynatamadığı her futbolcuyla ilişkisi çok iyi. Bu takım çok iyi oyunculardan kurulu bir takım. Hocalar yönünden zor kısmı o. Ama bu ilişki çok önemli. Bu motivasyon, bu duygu. Her arkadaşımızla ilişkisi aynı.”

“TÜRKİYE’DE İŞ BİRAZ DUYGUSAL”

“Aslında en önemli değişen olay bu. Çok güzel bir durum. Hepimiz için geçerli. Bu benim için kare olarak insanların önüne çıktı. Ama takımdaki her oyuncuyla ilişkisi bu seviyede. Bu birliktelik çok önemli. Bu inançla birlikte taça çıkan topa bile itiraz etmeler başladı. Sinan’ın attığı gole bütün takım sevinmeye başladı. Türkiye’de iş biraz duygusal ilerliyor. Koşarken bile keyif aldık.”