Sorular şu şekilde ;
- Perotti, geçen sezon yoktu; aldılar. Samatta, geçen sezon yoktu; aldılar. Valencia, geçen sezon yoktu; aldılar. Bir şey değişmedi; bu sezon da yoklar.
- Korku filmi gibi; Adı, “Evde kabus”… Fenerbahçe iç saha puan cetvelinde tehlike bölgesinin bir basamak üstünde 15. sırada… İçerde 6 maçta 7 puan toplamış, 11 puan kaybetmiş, 8 gol atmış, 11 gol yemiş. Averajı -3… Son üç maçta 9 gol yiyip, 9 puan kaybetmiş. Böylesini tarih yazmadı. Şimdi Fenerbahçe o tarihi tersten yazıyor.
- Högh’den, Uche’den, Luciano’dan, Lugano’dan, Kjaer’den… Zanka’lara, Lemos’lara, Reyes‘lere, Adil Rami‘lere, Falette’lere… Serbest düşüş buna denir. Bir kalite ancak bu kadar yere çakılır…
- Fenerbahçe kadrosu kötü bir kadro değil. Ancak sorun, takımın temel mevkileri olan stoperde ve santrfor mevkiindeki oyuncuların çok sıradan, hatta ikinci sınıf olmaları… Omurgayı sağlam tutmazsanız dik duramazsınız. Fenerbahçe devre arasında tartışmasız birinci sınıf iki stoper ve en azından bir golcü almak zorunda…
- Erol Bulut için, halen çare var. Bu kadar rahat gol yemeyi önleme adına çare var. İki stoperin önüne bir stoper daha yerleştirmek… Büyük ihtimalle Gustavo… Sağ ve sol yanına iki koşan adam, biri Ozan Tufan… Santrfor arkasına Pelkas… Madem Cisse’den vazgeçmiyor, yanına ama tam merkeze Thiam… Gökhan’ın önüne mutlaka Nazım Sangare… Solda Caner’in önüne Ferdi Kadıoğlu… Zahmet olmazsa biraz da koşacak, hızlanacak bir takım… Teknik direktör olmaya gerek yok, kalıbımı basarım, bu takım çok daha az gol yer.
6. Maç kaybedersin, kötü oynarsın ama bu ruhsuzluk, bu durgunluk, bu suskunluk niye? Fenerbahçe’nin halen, bu kadar kayba rağmen çok ciddi bir şampiyonluk şansı var. Futbolcular bunun farkında mı?
7. Futbolcular arasındaki “Alemcilere-gece kuşlarına”, sosyal medyada önünü gelen kadına mesaj atmaktan fenomen olan futbolculara karşı bir önleminiz var mı? Takımın psikoloğu bulunuyor mu, takımda bir aile havası var mı?
8. Sayın Başkan Ali Koç, Sportif Direktör Emre Belözoğlu, futbolculara karşı yeteri kadar Erol Bulut’un arkasında duruyorlar mı, bunu oyunculara hissettiriyorlar mı? Takım içinde özellikle iki menajerlik şirketinin güç savaşı var mı?
9. Ozan Tufan’ın aklına Avrupa mı girdi? Denizli maçında kendini tribünde izleyen yabancı kulüp temsilcileri olduğu için mi süper oynadı?
10. Futbolcular sahada, kaybettikleri topun arkasından niye koşmuyorlar? Erol Hoca’ya karşı takım içinde bir tuzak mı var?
11. Takım niye bu kadar mutsuz? Sosa’nın sahaya çıkarken yüzünü görmediniz mi? Sosa istese bile bu kadar kötü oynayabilir mi, kalitesi izin verir mi, niye oynamıyor?
12. Halen “Lemos, Serdar Aziz’den daha iyi stoper” diyenleriniz var mı? Bu kadar para harcanmasına, bu kadar futbolcu alınmasına rağmen takımın temel direği olan stoper ve santrfor mevkileri için niye 1. sınıf oyuncular tercih edilmedi?
13. Sinan Gümüş dahil, futbolculara garanti paralar ne kadar ödendi? Perotti’nin çok sık sakatlandığı, geçen yıl da uzun süre sakat kaldığı bilinmesine rağmen neden alındı?
14. Premier Lig’de yıllarca oynamış, geçen yılın en iyi stoperlerinden biri olan Alanyalı Caulker’ı Erol Hoca istedi mi, Caulker ayağınıza kadar geldi mi? Geldiyse ve Hoca istediyse niye almadınız? Caulker yerine, İspanya İkinci Ligi’ndeki Las Palmas’tan Lemos’u transfer etmek kimin fikriydi?
15. “Fenerbahçe ile ilgili aklıma takılanlar var, duyduklarım var. Aklıma takılanları değerli okuyucularımızla paylaşmak isterim. Fenerbahçe’de yerli futbolcularla, yabancı futbolcular arasında bir gruplaşma var mı? Süper Lig’de geçen yılın en iyi orta saha oyuncusu kabul edilen Alanyalı Bakasetas, transfer döneminde kapınıza kadar gelip bekledi mi?”