Mustafa Cengiz : Beni beğenmek zorunda değiller

Galatasaray Mayıs Ayı Olağan Divan Kurulu Toplantısı’nda başkan Mustafa Cengiz bir konuşma yaptı. Cengiz, kendisine yönelik eleştirilere yanıt vererek şu ifadeleri kullandı:

“BU İDARİ İBRA NEDİR ARKADAŞ!”

“Bu idari ibra nedir arkadaş ya? Biz bunu geliştirelim, sporda ibra. Bunu da dallandıralım, futbolda ibra, basketbolda ibra, voleybolda ibra. İletişim ibrası koyalım, ben kendime oy vermem. Benim gitmemi istiyorlar, saygı duyuyorum. Beni beğenmek zorunda değiller. Ama şunu istiyorlar; Mustafa Cengiz’siz bir seçim. Bunu yapmayın. Ben çok da girmek istemiyorum, onu da söyleyeyim.

“TEHDİT ETMEDİM”

“Ben dedim ki şu tabloya bakın. Bu tabloyla ibra etmezseniz mali açıdan da anlayan anlar. Anında, sülale boyu, sevgili Faruk başkanımın bana karşı olan tarafı, tehdit etti dediler. Bütün radyo, TV ne varsa katıldı. Hiçbir cevap vermedim. Tehdit dediler, tehdit etmedim arkadaşlar. Ama bunu siz illa tehdit olarak algılıyorsanız ben etmediğimi beyan ediyorum. Bu kadar güzel bir mali tabloda bizi etmemeniz ayıp olur demeye getiriyorum. Bunu tehdit diye yazdılar. Aynı insanlar tabii. Onu da öğrendim, buna troll deniyormuş. Onu bana da attılar, ben troll hesaplar yapıyormuşum. Genel kurula geldik, sevgili Faruk başkanımı tenzih ederek söylüyorum, ben Dursun başkanıma muhalefet olarak geldim.”

“HER SANİYE GALATASARAY’IN EMRİNDEYİM”

“Ben her Galatasaraylı gibi tabii hizmet etmek isterim. Ama şartlar öyle getirdi ki ben bu görevi üstümde buldum. Ben ne olursa olsun elimden geleni yapmaya devam edeceğim, başkan olsam da olmasam da. Hiç fark etmez. Ben her an, her saniye Galatasaray’ın emrindeyim. Tüm yaşantım da öyle geçti. Geldi bana sayım, Faruk başkanım çağırdı. Gittim ben de. Dedi ki ‘başkan çık kürsüye, de ki ben seçime gidiyorum, lütfen beni ibra ediniz’. Ben dinledim, arkamı döndüm yürüdüm. Hiçbir tepkim de yok, onu da söyleyeyim. Kızgınlığım da yok. Cevap vermedim. Sen bunu yapacaktın sevgili başkanım, çık söyle. Bunu, sohbet ortamı, öyle anlattım.”

“BAŞKANLIK FIRSAT ELDE ETME MAKAMI DEĞİLDİR”

“Biz Galatasaray’ız. Ben şu terbiyeyle geldim. Galatasaray Başkanlığı ya da yönetim makamı, asla bir fırsat, kazanım elde etme makamı değildir. Bir hizmet makamıdır. Ben hizmet ettiğime inanıyorsam ve üyelerin genel görüşü içinde bir destek görüyorsam buna devam ederim.

“BEN EDEPLİ OLMAK ZORUNDAYIM”

Sayın başkanım Faruk Süren’in bana terbiyesiz demesini de dönüp söyleyerek kınarım. Aynı şekilde sayın Fatih Altaylı’nın ‘terbiyeli ol’ demesini de şiddetle kınarım. Ben, Galatasaray başkanıyım ve edepli olmak zorundayım. Edep, etiktir. Etik, birine kedi demeyi, terbiyeli ol demeyi, terbiyesiz demeyi hele Galatasaray başkanına gerektirmez. Etik, ahlaktır, ahlak edeptir, insanı da hayvandan ayıran en büyük unsur edeptir. Ben eğer bir yanlış yaptıysam özür diliyorum.

“O MEKTUBU FENERBAHÇE AÇIKLASIN”

Ali Koç’un bir açıklaması oldu. Açıklama yaparken elektrikler kesildi, ‘hayvanla hayvan olmam’ diye bir söz kaldı, tüm camia üstüne aldı. Onlar da üzerine alındı. Beni aradılar, bir mektup yolladım, o mektubu da gereğinde karşı taraf açıklar.”

“ŞAMPİYONLUK YOLUNDA YANLIŞ YAPMADIK”

Size, rakiplerimize şunu temin ediyorum ki biz hiçbir yanlış, hile, desise yapmadık bu şampiyonluk yolunda. Dümdüz yürüdük ama ne gerekiyorsa da onu yaptık. Bunun yansımasını da 51 bin kişiyle, rekor kırarak gördük.”

Start a Conversation

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir